Bir asansör Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sadece bir asansör var.
Burası bir asansör, sizi yukarı çıkartıyor.
Onlar bile bize Havaalanına bir asansör vermek var.
Bu şekilde bir asansör yaptım.
Daire, şaşırtıcı ve bir asansör ile gerçekten güzel bir binada yer almaktadır.
Die Wohnung ist erstaunlich, und in ( Kız, sen bir asansör gibisin çünkü sen daima beni toparlarsın).
Mädchen, du bist ein Fahrstuhl, weil du mich mitnimmst.Dün gece bir asansör arıza yapmış.
Gestern Nacht ist ein Lift stecken geblieben.Onlar bile bize Havaalanına bir asansör vermek var.
Er gab mir sogar einen Aufzug zum Flughafen.Bir asansör günün birçok saati hareketsiz durur.
Viele Stunden am Tag steht ein Aufzug still.Bu bir asansör.
Das ist ein Fahrstuhl.Belki de böyle büyük bir otel için şaşırtıcı bir şekilde, sadece bir asansör var.
Für ein so grosses Hotel hat's leider nur einen Lift.binada bir asansör olduğunu.
Es gibt einen Aufzug im Gebäude.Bir asansör var ve bu gerçekten çok yavaş.
Ein Aufzug und es war wirklich sehr langsam.Bir asansör, bir de merdivenler olduğuna göre iki çıkış var demektir.
Ein Fahrstuhl und ein Treppenhaus ergeben zwei Ausgänge.Viele Treppen, es gibt aber auch einen Lift.Evin ön kapısında bir güvenlik kilidi ve bir asansör bulunmaktadır.
Es gibt Bir asansör günün birçok saati hareketsiz durur.
Viele Stunden amTag steht ein Aufzug still.Bir asansör olması güzel olurdu.
Es wäre schön, wenn ein Fahrstuhl vorhanden wäre.Konforlu konuk odaları, 9 kata yayılmıştır ve bir asansör ile ulaşılabilir.
Die komfortabel eingerichteten Zimmer befinden sich auf 9 Etagen und können über einen Lift erreicht werden.Belki de dük bir asansör koyabilir.
Vielleicht baut der Herzog einen Aufzug 
