Bir inek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Burası bir inek çiftliği.
Bir inek görünce hemen tanırız.
Okulda her zaman bir inek, bilgisayar ucube sayılırdım.
Bir inek kurban etmelerini onlara emretti.
Orada bir inek öldürmüştüm.
Muhtemelen bir inek olduğum için.
Bir inek görüyorum ve sevinç duyuyorum yine de.
Bir inek, Aston Martine saldırdı!
Onun için bir inek lazım oldu işte.
Bir inek niye sürekli mööler ki?
Sonra üstüme bir inek attılar.
Ciddiyim.- Gordie, tam bir inek.
Bir inek ve traktör hikâyesi olacak.
Bizi bir inek koruyor!
Belki zeki, sevimli, dinozor seven bir inek öğrenciyle tanışırsın.
Tek bir inek satın alacak parası bile yoktu.
Ben bir inek değilim.
Ben de. Annem harika babamı bir inek uğruna terk etti.
Bir inek ve traktör hikâyesi olacak.
Süt veren bir inek gördüm, gerçekten!