Bir piyanist Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Hayalim bir piyanist olmak.
Ya da bir piyanist.
Bunu başarabilirseniz, o zaman harika bir piyanist olacaksınız!
Wenn Du das geschafft hast, bist Du bald ein Pianist!Başyapıtlarından biri sayılmaz ama bir piyanist için olağanüstüdür.
Ich hörte es mal. Für einen Pianisten ist es faszinierend.iyi eğitimli Afro-Amerikalı bir piyanist.
ist ein talentierter, afroamerikanischer Pianist.Tabii ki normal bir hayat sürebilir. Fakat bir piyanist olarak.
Im Alltag haben Sie keine Einschränkungen zu befürchten, aber als Pianist.Ah, Chanel! Bir piyanist, klasik eserler çalan bir piyanist! .
Szpilman adında bir piyanist Tanıyor musun?
Kennen Sie zufällig Bir piyanist ve.
Pianistin und.Arkasında bir piyanist ona eşlik etmektedir.
Ein Pianist hat sie dann begleitet.Bu da bir piyanist için iyi bir şey değil.
Für einen klavierspieler ist das nicht gut.Arkasında bir piyanist ona eşlik etmektedir.
Ein Pianist begleitet sie.Ann-Helena Schlüter, Alman-İsveçli bir piyanist, organist ve bestecidir.
Ann-Helena Schlüter ist deutsch-schwedische Pianistin, Organistin und Komponistin.Ünlü bir piyanist ve onun şoförl.
Zwischen einem Pianisten und seinem Fahrer.Akşam yemeğinde bir piyanist vardı.
Ablan bir piyanist.
Meine Schwester ist Pianistin.Bir de piyanist bayan var.
Und eine Pianistin.Ben de unutkanımdır, ama sanırım henüz iyi bir piyanist değilim.
Ich nenne mich noch nicht Pianistin.Lvonne Quinteros. Beni Beverly Wilshireda bir piyanist için terk etti.
CHARLlE: Ivonne Quinteros. Ließ mich wegen des Klavierspielers im Beverly Wilshire sitzen.Fahişe değil de konserler veren bir piyanist olmak isterdim.
Ich wollte nicht Nutte werden, sondern Konzertpianistin.
