Bir randevusu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bu gece Bottoms Up Kulübünde bir randevusu olduğunu biliyorum.
Rufusun bir randevusu vardı, ben de ona iptal etmemesini söyledim
dönüşte de başkan ile bir randevusu var.
Her ne kadar beyimizi her zamanki 14 saatlik uykusundan mahrum bırakmak acı verse de, kendisinin bir randevusu var.
Bir randevun var.
Fred, bir randevun var.
Saunders! Bir randevun mu var?
Umarım bir randevu alabilirim.
Kesinlikle bir randevu.
Gotham Müzesinde bir randevumuz var.
Jessenin bir randevuya ihtiyacı var.
Bir randevumuz vardı, yoksa unuttunuz mu? Bayan Potts?
Anlaşılan bir randevunuz var Bayan Prince.
Bir randevumuz vardı. Tamam, şey… bakalım?
Bu gece bir randevum var dostum.
Başka bir randevumuz var mı?
Hediyesi bir randevu olabilir.
Bir randevum var. Yapamam.
Anlaşılan bir randevunuz var Bayan Prince. Hemen.
Başka bir randevum var, hanımlar.