BIR SILAH - Almanca'ya çeviri

Waffe
tüfek
silah
tabanca
tabancayı
silahlar
eine Pistole
silah
bir tabanca
bir tabancası
silahla
tabanca var
bir silahla
Knarre
silah
tabancayı
tabanca
Gewehr
tüfek
silahı
eine Kanone
bir top
silah
var
Revolver
silah
tabanca
tabancayı
altıpatlar
taret
Waffen
tüfek
silah
tabanca
tabancayı
silahlar
einer Pistole
silah
bir tabanca
bir tabancası
silahla
tabanca var
bir silahla
Gewehre
tüfek
silahı
ne Kanone
bir top
silah
var

Bir silah Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Dürüstlüğünüz ayrıca bir silah, Mösyö Marchal.
Eure Ehrlichkeit ist auch eine Waffe, Monsieur Marchal.
Sadece bir silah bu, dostum.
Es ist nur eine Pistole, Mann.
Bu bir silah değil.
Das ist kein Gewehr.
Hemen yakınında bir silah duruyordu.
Ein Revolver lag in unmittelbarer Nähe.
Bu film bir adam, bir silah ve bir arabanın hikayesidir.
Dies ist die wahre Geschichte eines Mannes und einer Pistole und eines Autos.
Burada bir sürü silah var.
Es sind noch viele Waffen hier.
Her insana bir silah vereceğine söz ver.
Versprich mir, dass du jedem eine Waffe gibst.
Sen bir silah gibisin o da tetiği çekiyor.
Du bist wie eine Pistole, und er drückt den Abzug.
Gördüğün gibi bu bir silah değil, değil mi?
Sie wissen, dass das keine Knarre ist, oder?
Burada bir silah varsa, onu istiyorum.
Wenn es hier eine Kanone gibt, will ich sie.
Büyük bir silah.
Großes Gewehr.
Bana bir silah hediye etti.
Er schenkte mir einen Revolver.
Dostun Codye bir sürü silah bulabilirim demiştim.
Ich habe deinem Freund Cody ja gesagt, ich würde Gewehre besorgen.
Bu lanet bir biyolojik silah.
Das sind die gottverdammten biologischen Waffen.
Bir kadın ile bir silah arasındaki farkı biliyor musun?
Kennen Sie den Unterschied zwischen einer Pistole und einem Revolver?
Erkekler daima bir silah görmek ister.- Hayır.
Nein! Die Jungs wollen immer meine Waffe sehen.
Ve sonra bir silah çekti.
Und dann zog er eine Pistole.
Bir silah ariyor.
Phoenix sucht sich eine Kanone.
Bu bir silah.
Das ist eine Knarre.
Adım Bret Maverick ve hepinize bir silah nişanlandığını söylemeye geldim.
Bret Maverick. Ich muss euch sagen, dass auf jeden ein Revolver gerichtet ist.
Sonuçlar: 3550, Zaman: 0.0512

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca