Bir trenin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Raylardaki Bir Kuruş Bir Trenin Rayını Açabilir Mi?
Peki emniyet ve güvenilirliği sağlayabilmek için bir trenin en önemli sistemleri hangileridir?
Welches sind nun die wichtigsten Systeme eines Zuges, um Sicherheit und Zuverlässigkeit zu gewährleisten?Bir trenin gelip üzerinden geçmesini bekliyor.
Sie hat Liebeskummer und wartet auf einen Zug.Saint-Lazare Garı, Bir Trenin Varışı, 1877.
Der Gare Saint-Lazare: Ankunft eines Zuges, 1877.Kendini bir trenin önüne atmış.
Hat sich vor einen Zug geworfen.Yakında bir trenin gelip gelmeyeceğini biliyor musunuz?
Wissen Sie, ob bald ein Zug kommt?Bana sürekli bağıran bir maymunla bir trenin üstündeyim?
Auf einem Zug zu sitzen mit Alnına koydum bir buse, Bir trenin gölgesinde.
Ich küsse deine Fantasie Im Schatten eines Zuges.Saint-Lazare Garı, Bir Trenin Varışı.
Der Bahnhof Saint-Lazarre, Ankunft eines Zuges.Saint-Lazare Garı, Bir Trenin Varışı.
Bahnhof Saint-Lazare, Ankunft eines Zuges.Unutulmaya kalkan bir trenin.
Ein Zug gegen das Vergessen.Hala bir tenha akşam, bir trenin.
Abend, ein Zug, Ein.Billy kaçmayı başarıyor ve bir trenin içine giriyor.
Billy konnte fliehen und flüchtete in einen Zug.sadece'' rahatsızlık'' bir trenin geçişi olacaktır.
nur"Unannehmlichkeiten" würde die Passage eines Zuges sein.Bazen de seni bir trenin önüne itmek istiyorum.
Will ich dich vor'nen Zug schubsen. Und manchmal dann.Ben hiç… Ben bir trenin tuvaletinde hiç seks yapmadım, biliyor musunuz?
Und ich hatte nie Sex in einem Zug", oder? Ja,?Erfiel,… Bir trenin üstüne atladık sonra da bizi vurmaya çalıştılar.
Er fiel, ich sprang auf den Zug und sie feuerten Bir trenin içinde olduğunuzu varsayın!
Stell dir vor, du bist in einem Zug!Anna Karenina bir trenin altında can veriyor.
Anna Karenina stürzte sich vor den Zug.Bir trenin içinde olduğunuzu varsayın.
Stell Dir vor Du sitzt in einem Zug.
