BOZDU - Almanca'ya çeviri

bricht
kırmak
çiğnemek
kırılır
yıkmak
kırılabilir
bozmak
kırar
kır
kıracaksın
ihlal
zerstört
yok
mahvetmek
yıkmak
tahrip
imha
bozmak
yoketmek
paramparça
ruiniert
mahvetmek
berbat
berbat etmek
bozmak
bozar
harap
verdirbt
mahvetmek
bozmak
bozabilir
berbat etmek
yıkım
helak
felaket
bozar
berbat eder
bozulur
brach
kırmak
çiğnemek
kırılır
yıkmak
kırılabilir
bozmak
kırar
kır
kıracaksın
ihlal
gebrochen
kırmak
çiğnemek
kırılır
yıkmak
kırılabilir
bozmak
kırar
kır
kıracaksın
ihlal
brechen
kırmak
çiğnemek
kırılır
yıkmak
kırılabilir
bozmak
kırar
kır
kıracaksın
ihlal
verzerren
çarpıtabilir
bozabilir

Bozdu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Facebook kurucusu Zuckerberg sessizliğini bozdu.
Facebook-Chef Zuckerberg bricht sein Schweigen.
Bay Wattles, cinsel ilişkiye girmeme yeminini bozdu.
Mr. Wattles brach das Gelübde der Keuschheit.
İsrail yine ateşkesi bozdu!
Schon wieder Waffenruhe gebrochen!
Çin Sessizliğini Bozdu.
China bricht sein Schweigen.
Bir ay önce şartlı tahliyesini bozdu.
Brach vor einem Monat seine Bewährung.
Bu sessizliği son olarak Twitter bozdu.
Dieses Stillschweigen wurde nun endlich via Twitter gebrochen.
Madonna sessizliğini bozdu.
Madonna bricht das Schweigen.
Joy Meachum anlaşmayı bozdu.
Joy Meachum brach die Vereinbarung.
Erkekler bozdu.
Männer gebrochen.
Volkan Demirel Sessizliğini Bozdu.
Volkan Demirel bricht sein Schweigen.
Michaelda babasını ziyaret ederek iki aylık sessizliğini bozdu.
Michael brach zwei Monate Funkstille mit seinem Vater.
Oğuzhan sessizliğini bozdu.
Sohn bricht sein Schweigen.
Piskopos bunu anlatarak yeminini bozdu.
Der Bischof brach damit sein Gelübde.
Sepp Blatter sessizliğini bozdu.
Sepp Blatter bricht sein Schweigen.
Erdoğan bu geleneği bozdu.
Erdogan brach diese Tradition.
Obama Sessizliğini Bozdu.
Obama bricht sein Schweigen.
Saldırının ardından Hamas, İsrail ile 16 aydır yürürlükte olan ateşkesi bozdu.
In Reaktion auf die Ereignisse, der bewaffnete Arm der Hamas brach einen Waffenstillstand mit Israel 16 Monate.
Trump yirmi yıllık geleneği bozdu.
Trump bricht eine 20 Jahre alte Tradition.
Ateşkesi Kim Bozdu?
Wer brach den Waffenstillstand?
Taylor Swift siyasi sessizliğini bozdu.
Stars Taylor Swift bricht politisches Schweigen.
Sonuçlar: 130, Zaman: 0.0459

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca