Caddenin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Caddenin aşağısındaki Slimin Tamirhanesinde nerede olduğumu bilirler.
Caddenin köşesinde buluşalım. 7.
Straße, Ecke Catalina. Treffpunkt 7.Şükürler olsun, ironik caddenin aşağısına sürdüm.
Zum Glück bin ich die Straße der Ironie runtergefahren.Eğer aynı kişiden bahsediyorsak, caddenin aşağısında oturuyordu.
Wenn es dieselbe ist, sie wohnte die Straße runter.Benimle. Dokuzuncu caddenin köşesinde buluşalım.
Ich habe ihn. Wir treffen uns Ecke neunte Straße.Nereye gidiyorsun?- Caddenin aşağısına.
Wo willst du hin? Die Straße runter.Dediklerine göre, Taz caddenin yeni kralıymış.
Die sagen, Taz ist der neue König der Straße.Aynı zamanda iki caddenin kesiştiği noktayı Kavşak seçeneğine dokunarak da seçebilirsiniz.
Sie können auch den Punkt auswählen, an dem sich zwei Straßen treffen, indem Sie auf Kreuzung tippen.Caddenin diğer tarafında mevcut bir supermarkt( REWE) vardır.
Caddenin aşağısındaki bir adamdan daha fazla hastayı kurtarmak zorundayız.
Wir müssen mehr Patienten Caddenin ortasında durdun!
Mitten auf der Straße anzuhalten!Caddenin hemen karşı tarafında.
Gleich über die Straße.Rahatsız ettiğim için üzgünüm ya, ama caddenin aşağısında bir kaza oldu, adamım!
Yo Mann! Sorry dass ich störe, aber da ist ein Unfall unten an der Straße.Caddenin ortasında terk edilmiş bir araba ve adam var.
Verlassenes Fahrzeug. Ein älter Mann läuft mitten auf der Straße rum.Caddenin ortasında öyle dikiliyor.
Er steht da mitten auf der Straße.Caddenin aşağısında bir sinema var.
Caddenin ortasında bir helikopter var.
Da fliegt ein Hubschrauber mitten auf der Straße.Caddenin ortasında terk edilmiş bir araba ve adam var.
Älterer Mann mitten auf der Straße. Verlassenes Fahrzeug.Caddenin yanındaki bu pencere, odandan biraz daha sessiz olacak.
Das Fenster zur Straße hinaus wird eine wenig leiser als bei dir sein.Bu caddenin bile en iyi pizzası değil.
Nicht mal beste Pizza auf der Straße.
