Dengi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ve hiçbir şey Onun dengi değildir.
Eğitim- Lisans veya dengi Yüksek Öğrenim yeterliliği veya ilgili iş deneyimi…[-].
Bunlar akademik veya dengi bir eğitim geçmişi ve yönetim deneyimi birkaç yıl var.
İçinde yükselen karanlığın dengi olamayacağımı fark ettiğimdeyse… çok geç olmuştu.
Onların dengi yok.
Fang Dengi göremiyorum.
O, dengi ve benzeri olan hiçbir şeye benzetilemez.
Kürtçe( Dengi Kurd), Lezgian( Samur)
Ama gerçekten o katil Nezhaysa ben onun dengi değilim.
Matts ve Praetorianın dengi değiliz.
Sen onun dengi değilsin.
Sen onun dengi değilsin.
Doğurmadı ve doğurulmadı 4- O‘ nun hiçbir dengi yoktur.
Erkekler için ise bunun dengi bir kelime yok.
Varro Capua Şampiyonunun dengi değildi.
2 onur derecesi veya dengi veya başarılı bir şekilde tamamlanması.
Yahut fakirleri doyurmak, yahut onun dengi oruç tutmak şeklinde bir keffarettir, ta ki işlediğinin vebalini tatsın.
Ancak dilemek 1715 ayaklanması sırasında olduğu gibi… İngiliz Ordusunun tüfeklerinin dengi olmadığını defalarca kanıtladı.
Kardeşlerin ve senin, dünyanın bilinen en güçlü büyücüsünün dengi olduğunuza gerçekten inanıyor musun?
zorunlu okul ve dengi okullar, üst orta öðretim,