EKIBIYLE - Almanca'ya çeviri

• Team
• Mannschaft
• Crew

Ekibiyle Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Oynarmış ekibiyle.
Teilnehmende Mannschaften.

Ekibiyle olan bağı,
Die Verbindung zur Einheit war tiefer

Koruyucu ekibiyle birlikte? 2. aşama mutasyon?
Mit einem Team von Army-Rangern, sucht er nach einem Tier mit etwas,

Görev Kontrol Birimi, uçuş ekibiyle tam işitsel temasta olduklarını bildiriyor.
Mission Control meldet vollen Sprechkontakt mit der Crew.

Amiralin ekibiyle ilgilenin lütfen.
Sie kümmern sich um den Stab des Admirals.

Gelecek ay ekibiyle Bolivyaya gidecek. -Ben de.
Er reist nächsten Monat mit dem Team nach Bolivien. -Ebenfalls.

Her gün ekibiyle birlikte mücadele eden bir amirimiz var.
Unser Polizeichef kämpft Tag und Nacht mit seinen Leuten für uns.

Şimdi… Binbaşı ve ekibiyle nasıl irtibat kuracağım?
Wie kontaktiere ich Major und ihr Team? Also?

Film, Buzz Işıkyılı ve ekibiyle çok büyük bir gemide başlıyor.
Der Film beginnt mit Buzz Lightyear und seinen Leuten auf einem Riesenschiff.

Yarın ekibiyle buluşuyoruz.
Wir treffen morgen sein Team.

Ekibiyle yemekte bir araya geldi.
Sie war mit der Mannschaft beim Essen.

Nobili İç Tasarım ekibiyle birçok konut projesinde başarıyla temsil edilen bir tarz.
Ein Stil, den das Team von Nobili Interior Design in vielen Wohnprojekten erfolgreich vertritt.

En Değerli Uzmanlar, Microsoft ekibiyle yakın bağlantıda olan bağımsız uzmanlardır.
Most Valuable Professionals sind unabhängige Experten, die in einer engen Verbindung zu Mitarbeitern bei Microsoft stehen.

Kurumsal Sorumluluk Ekibiyle iletişime geçin Bizi Facebookta ziyaret edin.
Kontaktieren Sie das Team für Unternehmensverantwortung Besuchen Sie uns auf Facebook.

Epic Video Ekibiyle 30 dakikalık konferans görüşmesi.
Minütiges Gruppentelefonat mit dem Epic-Video-Team.

En Değerli Uzmanlar, Microsoft ekibiyle yakın bağlantıda olan bağımsız uzmanlardır.
MVPs sind unabhängige Experten, die in engem Kontakt zu Mitarbeitern von Microsoft stehen.

Sonra Dünya Bankası ekibiyle seyahat ettim, organizasyonel konularda yardım etmek isteyen biri olarak.
Und dann reiste ich mit dem Team von der Weltbank, als jemand, die bei organisatorischen Dingen aushalf.

Sen Sırpsın ve bu Vladimir ve onun ekibiyle alakalı.
Es geht um Vladimir und seine Jungs.

Okyanus tabanını senden bir iz bulmak için kurtarma Biz bilmeden Julia Pennyworth, aylarca ekibiyle taramış.
Julia Pennyworth hat monatelang mit einem Bergungsteam den Meeresboden nach dir abgesucht.

Tamir için iridyum cevheri bulmak amacıyla bir iniş ekibiyle karaya çıktım.
Ich ging mit einem Landetrupp an Land, um Iridiumerz für Reparaturen zu suchen.