GÖRDÜKLERI - Almanca'ya çeviri

sehen
görmek
görür
görebilirsiniz
görüyor
izlemek
görüşmek
bak
bakın
görüyor musun
görün
erachten
gördükleri
düşündüklerimizde
ihre Visionen
sahen
görmek
görür
görebilirsiniz
görüyor
izlemek
görüşmek
bak
bakın
görüyor musun
görün
sieht
görmek
görür
görebilirsiniz
görüyor
izlemek
görüşmek
bak
bakın
görüyor musun
görün
sah
görmek
görür
görebilirsiniz
görüyor
izlemek
görüşmek
bak
bakın
görüyor musun
görün
angesichtig werden
gördükleri
beobachteten
takip
izleyen
görülür
görülmektedir
izliyor
gözlenmiştir
gözlemler
izler
gözetliyor
gözlemliyor

Gördükleri Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Taranın öldürüldüğü gece gördükleri hakkında bazı cevaplar istiyor.
Sie will wissen, was sie in der Nacht sah, als Tara umgebracht wurde.
Telepatın sanığın zihninde gördükleri hiçbir şekilde delil olarak kabul edilemez.
Alles, was der TeIepath im Geist des angeklagten sieht,- ist unzulässig.- Aber er wurde schuldig befunden.
Onları gördükleri zaman ise:'' Bunlar elbette şaşkın-sapıklardır'' derlerdi.
Und wenn sie sie sahen, sagten sie:"Das sind wahrlich Irrende.
İnsanların restoranıma… girdiklerinde gördükleri ilk yüz sensin.
Du bist das erste Gesicht, das die Leute sehen.
Kavga ve Dollienin gördükleri sonrası, şimdi de bu olay, onlara cadı diyorlar.
Und jetzt dem hier, nennen sie sie Hexen. Nach dem Streit, und was Dollie sah.
Beverlynin gördükleri gerçek olacak.
Was Beverly sieht, wird eintreten.
Onları gördükleri zaman ise:“ Bunlar elbette şaşkın-sapıklardır” derlerdi.( 83. Mutaffıfın /32).
Und wenn sie sie sahen, sagten sie:“Das sind wahrlich Irrende”,[83:32].
Bu kişi, insanlar ofisimize geldiklerinde ilk gördükleri şey olacak.
Das erste Gesicht, das Menschen in unserem Büro sehen.
Beverlynin gördükleri gerçek olacak… nihayetinde bize olacak olan bu.
Was Beverly sieht, wird eintreten.
Sonuçta Aristonun görüşü gördükleri kadarıyla mantıklıydı. Hem insanların gururunu da okşuyordu.
Denn Aristoteles' Ansicht stimmte mit dem überein, was man sah, und war schmeichelhaft für die Menschen.
Onlar da yıldızı gördükleri zaman taşkın sevinçle sevindiler.
Als sie den Stern sahen, überkam sie große Freude.
Sizin gibi ezikleri öptüğümüzü gördükleri zaman.
Wenn sie sehen, wie wir euch Loser küssen.
Gördükleri bir tekniği tanıyamıyorlar.
Technik, die man nicht sieht.
Güldüklerini gördükleri zaman, bebekler de gülmeye başladı.
Als sie dort ein Lachen sahen, begannen auch die Babys zu lachen.
Dünyanın gördükleri gerçek değildi.
Was die Welt sah, war nicht real.
Hayır. Yani, diğer insanların seni gördükleri şekilde.
Nein, ich meine die Art wie andere Menschen dich sehen.
Ve gördükleri onu fena halde üzüyor.
Doch was er sieht, macht ihn traurig.
Ve gördükleri ilk şey hep bu heykel olmuştur.
Und das ist das erste Mal, dass sie es sahen.
Onu gördükleri zaman Tom trene koşuyordu.
Während der Fahrt sah sie Tom die ganze Zeit an.
Harvey Dentin asil yüzünü ve yapmis oldugu… onca kahramanligi gördükleri ana dek.
Bis sie ihn genau sehen, den wahren Harvey Dent.
Sonuçlar: 497, Zaman: 0.0383

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca