Görsek Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Biz bir güzel manzaralı bir yer görsek;
Ne iyi olur yeni fotoğraflar görsek.
onu ne zaman görsek.
Biz bunları rüyamızda görsek inanmazdık.
Ve her ne kadar bu fotoğrafta çok buz görsek de, burada, geçmişte orada olmayan,
Binlerce su dolu kapta, güneşin binlerce yansımasını görsek de, ortada sadece bir güneş vardır.
Ve ne zaman elektronik kominikasyonu olan bir kuş sürüsü görsek, bunun Amerikalılarla bir ilgisi var diye düşündük.'' Ve ben'' Tamam.
Patron sensin. Çalışırken dışarı baktığımızda Pensilvanyadaki… en iyi yerel turta tezgahını görsek… sencede daha üretken olmaz mıyız?
Ve ne zaman elektronik kominikasyonu olan bir kuş sürüsü görsek, bunun Amerikalılarla bir ilgisi var diye düşündük.
biraz daha bekleyip Grimm olmaması, olmasından daha mı iyi bir görsek iyi olur.
Ne zaman, ortada veya saklanmış kemik parçaları veya bırakılmış herhangi bir şey görsek, buraya gelmiş olduklarını anlarız.
Sizin burada gördüğünüz erkekler… Mücahitler.
Gördüğün gibi herkesten hoşlanıyor.
Gördüğün gibi sana bir sürprizim var.
Yarın onları görmeye git. Hayır istemez.
Sizin de gördüğünüz gibi, bu nanoçip bileşimi, sınırlı… sınırsız kopyalama yeteneğine sahip. Eureka.
Olayı böyle görmeyi de seçebilirsin.
Bodrumu görmem lazım, anlıyor musun?- Hayır, hayır.
Sonra onu gördüm, Sabrina.
Yapabiliyor muyum görmek istedim, ki yapabiliyormuşum.