GÜN BOYU - Almanca'ya çeviri

• ganzen Tag
• tagsüber
• ganztägig
• die ganze Zeit
• im Laufe des Tages
• den ganzen tag

Gün boyu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Neden sizinkiler gün boyu pijama giyiyorlar?
Warum habt ihr den ganzen Tag Pyjamas an?

Gün boyu pek çok güzel şey yaşadık.
Tagsüber erlebten wir viele tolle Dinge.

Sonra gün boyu bira dağıtır.
Dann liefert er den ganzen Tag Bier aus.

Gün boyu vücudun enerjiye ihtiyacı vardır.
Tagsüber braucht der Körper Energie.

Gün boyu senin için endişelendim.
Ich war den ganzen Tag um dich besorgt.

Burada gün boyu hafif yemek servisi yapılıyor.
Hier werden tagsüber leichte Speisen serviert.

Olmaz. Gün boyu pencereden dışarı bakıyordu.
Nein. Sie schaute den ganzen Tag aus dem Fenster.

Nilüfer çiçeği, tenine gün boyu, hoş ve kremsi bir renk veriyordu.
Tagsüber verlieh ihr die Seerose die schöne Farbe ihrer Haut.

Bunu gün boyu yapabilirim.
Ich könnte das den ganzen Tag.

Bütün gece ayaktayım sonrada gün boyu şekerleme yapıyorum.
Ich bin die ganze Nacht wach und schlafe tagsüber ein.

Çarşambaları gün boyu Fort Devensta oluyor.
Er ist jeden Mittwoch den ganzen Tag in Fort Devens.

Hani tilkiler de yere kazdıkları inlerde gün boyu saklanır ya?
Füchse verstecken sich doch auch tagsüber in ihren Fuchsbauen?

Size gün boyu şarkı söyledim.
Ich habe den ganzen Tag gesungen.

Geceleri de yasadışı toplantı yapıyorlar. İşçiler gün boyu grev yapıyor.
Tagsüber streiken die Arbeiter, nachts haben sie illegale Treffen.

Namaste, gün boyu.
Namaste, den ganzen Tag.

Yiyecek bulmak için sinekler gün boyu aktiftir.
Um Nahrung zu finden, sind Fliegen tagsüber aktiv.

Başını eğer ve gün boyu çalışır.
Er arbeitet den ganzen Tag.

Bu nedenle de bölge gün boyu karanlık.
Deshalb ist es auch tagsüber dort sehr düster.

Jamesin adamları evin dışında gün boyu arabalarında oturdu.
James' Leute saßen den ganzen Tag im Auto.

Bir bandajla sarıyoruz ve gün boyu dokunmuyoruz.
Wir rollen den Verband auf und berühren ihn tagsüber nicht.