Gıpta Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Onlar sadece sana gıpta edeceklerdir.
En zengin zamanlarında bile büyük zenginliğine gıpta ederdi.
Amerika Birleşik Devletleri yüksek öğretim sistemi dünyanın gıpta kalır.
İnsanlar onlara gıpta ederler.
Herkes sana gıpta edecektir.
Sana gıpta ediyorum, Vogel.
O koridorları sadece kendisine isteyen yüzlerce türün gıpta ettiği bir türdünüz.
Size ne kadar gıpta ediyorum!
Sana gıpta etmiyorum.
Ona gıpta etmiyorum.
Yüzleştiğin şeye gıpta etmiyorum, ama yardım etmek istiyorum.
Yoksul birini gördüğüm zaman, gıpta ile bakıyorum onlara resmen kıskanıyorum.
Gıpta edilen okul olmak!
Amcaya gıpta ile baktım.
Görevinize gıpta etmiyorum ama bu daha büyük bir iyilik için.
Başkalarına gıpta ediyormusunuz?
Gıpta edilen okul olmak.
Size gerçekten gıpta etmiyor değilim.
Ben harika bir makale yayınlamak yeteneği gıpta- basitçe böyle söylemek istedim!
Neye gıpta ettiğimi sormayacak mısın?