Garipti Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Lu-Fang biraz… garipti.
Tamam, bu garipti.
Nazikti, kibardı ama garipti.
Evet. Olay gerçekten çok garipti.
Valla dün gece garipti.
Çok garipti.
Işık da bir garipti.
Bu garipti.
Çok garipti.
Demek istediğim, buraya geldiğinde damdan düşmüş gibiydi, uh, garipti, üzgündü, çılgınca konuşuyordu.
Her zaman ciddiydi, biraz da garipti.
Tamam, bu gerçekten garipti.
Bu biraz garipti.
Evet, o kadar yer varken… Afrikada karşılaşmamız ne kadar garipti.
Tuvalette ağladım ve bu çok garipti.
Gerçi her seferinde daha da garipti.
Tamam, bu neredeyse yatakta olan şey kadar garipti.
Pekâlâ, bu çok garipti.
Ruthun herkesi bu kadar çok etkilemesi çok garipti.
Gerçekte olmuş gibi hissetmiyorum. Çok garipti.