Hapisteki Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Hapisteki kız için de.
Şimdi polis çağıracağım böylelikle hapisteki babana katılabileceksin.
Hapisteki gazeteciler, gazetecilik faaliyetinden ötürü tutuklu değiller” demiş.
Hapisteki uyuşturucularla ilgili kanıtlar.
Bir de içerideki, hapisteki hayatına bakalım.
Sonra aldığın mektuba… pul yapıştırıp hapisteki kocana gönderdin.
Adam iki dakika içinde hapisteki 10 kişiyi hakladı.
Sam onun hapisteki doktoruydu.
Hapisteki Adam Çin Yeni Yılından Günler Önce Öldü.
O yüzden hapisteki gazetecilerin hiçbir tahliye başvurusu kabul edilmedi.
Yonca Şık, hapisteki gazetecilerin.
Bunların hepsi hapisteki o çocuğa Pablo Ortize ait.
Hapisteki zamanını hiçbir sorun olmadan geçirmeli ve çıkmalı.
Hapisteki erkek arkadaşın Eric Maddox.
Bu sabah hapisteki sekizinci yılını dolduruyor.
Dusty, hapisteki piçlerden birini serbest bırak.
Denis Goldberg, hapisteki 22 yıldan sonra 1985te çıktı.
Gerçekten, bu okuldaki öğrencilere hapisteki tutuklular gibi davranıldığını mı düşünüyorsun?
Altı aydır hapisteki bu adam niye açlık grevi yapıyor?
Moroya karşılık hapisteki 13 teröristin serbest bırakılmasını isterler.