HINTER GITTERN - Turkce'ya çeviri

hapiste
gefängnis
haft
knast
haftstrafe
freiheitsstrafe
gefängnisstrafe
inhaftierung
sitzt
gefangenschaft
zuchthaus
içeride
rein
hinein
drinnen
da
kommen
reinkommen
reinlassen
drin
reingehen
hier
parmaklıkların arkasında
parmaklıklar ardına
parmaklıkların ardında
parmaklıkların arkasına
parmaklıkların ardına
hapse
gefängnis
haft
knast
haftstrafe
freiheitsstrafe
gefängnisstrafe
inhaftierung
sitzt
gefangenschaft
zuchthaus
parmaklıklar arkasındayken
hapsi
gefängnis
haft
knast
haftstrafe
freiheitsstrafe
gefängnisstrafe
inhaftierung
sitzt
gefangenschaft
zuchthaus

Hinter gittern Almanca kullanımına örnekler ve bunların Turkce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Aber wenn es bedeutet Ryan Conrad wieder hinter Gittern zu bekommen, ist es das wert.
Ama iş Ryan Conradı parmaklıkların arkasına göndermekse… buna değer.
Hinter Mauern oder hinter Gittern… gehen wir ein.
Duvarların veya parmaklıkların ardında kalırsak… ölürüz.
Epstein müsste seit Jahren hinter Gittern sein.
Epstein yıllar önce parmaklıklar ardına konmalıydı ama maalesef.
Und Jesse Wilson hinter Gittern zu behalten auch nicht.
Jesse Wilsonı parmaklıklar ardında bırakmak da buna dâhil.
Hinter Gittern.
Ihre Agenten sind tot oder hinter Gittern.
Ajanlarının hepsi öldü yada hapiste.
Entweder landet Ms. Marks hinter Gittern, oder Sie landen selbst dort.
Eğer Bayan Marksı parmaklıkların ardına sokamazsam, sizi sokacağım.
Ich will jetzt Hector hinter Gittern sehen.
Hectoru parmaklıkların arkasında görmek istiyorum.
Du solltest hinter Gittern sein!
Parmaklıkların arkasına seni göndermek lazım Dannyciğim!
Werde ich den Sonnenaufgang nur noch hinter Gittern sehen. Wenn ich denen das gebe.
Parmaklıklar ardına gitmeden Göreceğim tek gün doğumu… Bunu onlara verdiğimde.
Wenn Sie mich hinter Gittern sehen?
Beni parmaklıkların ardında görmek gözlerini yaşartıyor mu?
Sich ihm vorzustellen. Menge Leute hinter Gittern.
Parmaklıklar ardında gidip kendini tanıştıracak pek çok tanıdığınız olduğunu sanıyorum.
Ich wollte nicht, dass meine Mom mich hinter Gittern sieht.
Annemi, beni parmaklıklar arkasında görmesini istemedim.
Und wenn Sie uns nicht den Bericht übergeben, den wir verlangen, werden Sie Karriere hinter Gittern machen.
Eğer sizden istediğim raporu vermezseniz, sizin de hapiste kariyeriniz devam eder.
Sie hinter Gittern zu sehen.- Es ist immer ein Vergnügen….
Seni parmaklıkların arkasında görmek benim için her zaman bir zevk olmuştur.
Hinter Gittern kannst du nicht für Theo da sein.
Hapse girersen Theoya destek olamazsın.
Ich werde nicht ruhen, bis dieser Halunke hinter Gittern ist.
Bunu yapan şerefsiz parmaklıklar ardına girene kadar bana huzur yok.
Sobald ich das A-Team hinter Gittern habe.
Tabii A Takımını parmaklıkların ardına yolladıktan sonra.
Du wirst hinter Gittern landen!
Bunu yaparsan parmaklıkların arkasına girersin!
Voll korrekt, dass er hinter Gittern ist.
Bu heriften iyice sıkıldım, parmaklıkların ardında olduğuna seviniyorum.
Sonuçlar: 244, Zaman: 0.0526

Kelime çeviri

En çok sorulan sözlük sorguları

Almanca - Turkce