Hayat dolu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Taptaze ve hayat dolu bir mekan… Daha Fazlası…→.
Uzun boylu, hayat dolu, genç bir kadın.
Hayat dolu bir yıl.
Hayat dolu bir renk.
Genç ve hayat dolu görünüyorsun.
Tanıdığım en hayat dolu kadındı.- Hayır.
Çünkü sen hayat dolu, güzel bir kadınsın.
Cildiniz, hayat dolu, geçmişle ve şimdiyle dolu. .
Hayat dolu. Galaksimizde yaşanabilir yüz milyonlarca gezegen var.
Hayat dolu… kaybettiklerini
Bence Hristiyanlık hayat dolu olmak.
Karakterleri hayat dolu.
Hayat dolu ve toprağı o yaşamla aşılar.
Hayat dolu bir site.
Hayat dolu, kedi sever ve çok anlayışlı bir ev sahibemiz vardı.
Hayat dolu bir eve bayılıyorum.
Karakterleri hayat dolu.
Hayat dolu bir insandı. inanmıyorum!
Hayat dolu bir ses.
Karakterleri hayat dolu.