HEM - Almanca'ya çeviri

und
ve
peki
hem
ayrıca
edip
sowohl
hem
ve
als
olarak
daha
sanki
hem
ilk
hani
sırada
außerdem
ayrıca
hem
üstelik
da
de
dahası
ek olarak
artı
aynı zamanda
auch
de
da
ayrıca
bile
hatta
üstelik
olur
dâhil
aynı zamanda
überhaupt
hiç
ki
bile
zaten
bir şey
gerçekten
var
başta
en
bile bilmiyorum
zugleich
hem
ayrıca
aynı zamanda
aynı anda
gleichzeitig
birden
eşzamanlı
aynı zaman
aynı anda
eş zamanlı
bir anda
ist
olmak
onun
olabilir
olur
ise
kann
olabilir
edebilir
edebilirsiniz
yapabilir
mümkün
daha
herhangi
nasıl
olabilir mi
sayesinde

Hem Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Hem sen benim özel şeylerimi neden karıştırıyorsun bakalım?
Warum schnüffelst du überhaupt in meinen Sachen rum?
Hem yarının ne günü olduğunu biliyor musunuz? Olmaz.
Nein. Außerdem wisst ihr, was morgen für ein Tag ist.
Hem o kadının çocukları yok muydu?
Haben die nicht auch Kinder?
Hem de Tanya. Hem ben.
Sowohl ich als auch Tanya.
Hem o hem de yumurtayı geri alıyoruz.
Und wir bekommen das Ei zurück.
Sizi hem görüyorum hem duyuyorum.
Ich kann euch sehen und hören.
Hem tekne ne olacak?
Was ist mit dem Boot?
Hem bu acele niye?
Wozu überhaupt die Eile?
Hem her altı ayda bir ödünç de alabilirsin.
Außerdem kannst du sie dir alle 6 Monate ausleihen.
Hem, malum, kimse vazgeçilmez değil.
Du weißt auch, niemand ist unersetzlich.
Hem seni hem de onu kurtarabilirim.
Ich kann sowohl dich als auch ihn retten.
Yani adam hem doktor hem şaman hem de katil mi?
Und Mörder? Also ist er Arzt, Schamane?
Birbirlerine hem yakın hem de uzak.
Einander zugleich fern und nah.
Bu hem inanılmaz bir tıbbi teknik
Es ist gleichzeitig eine unglaubliche Medizinische Technik,
Hem aşk nedir ki?
Was ist Liebe überhaupt?
Hem neden Ayato Amagiri seni kurtarsın?
Wieso sollte Ayato Amagiri dir überhaupt helfen?
Gerçek erkek hem disko yapar
Ein richtiger Mann kann Disco machen
Hem Lachlan beni sürekli burada istiyor.
Außerdem will Lachlan, dass ich immer hier bin.
Sen hem çok akıllı, hem de çok güzelsin.
Du bist sowohl sehr klug, als auch schön.
Hem kurul artık senin değil.
Auch nicht mehr dein Vorstand.
Sonuçlar: 20544, Zaman: 0.0917

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca