Hep istediğin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Hep istediğin bu değil miydi?
O hep istediğin evlat olduğunu bilecek.
Hep istediğin gibi.
Anlamı seninle hep istediğin… o yüz yüze konuşmayı yapabileceğiz.
Veya hep istediğin o altın dişlere.
Tebrik ederim. Bunun hep istediğin şey olduğunu biliyorum.
Bu senin hep istediğin şeydi.
Hep istediğin şu küçük yer mi George?
Senin hep istediğin, ama kimsenin yapmadığı o tuhaf şekilde yapalım.
Hep istediğin hayat bu değil miydi ki?
Hep istediğin gibi.
Hep istediğin şey.
Sen de hep istediğin o başarıyı elde edersin.
Bu pazar seninle kiliseye bile gideceğim, hep istediğin gibi.
Ben de geleceğimi bilseydim Henrietta, sana hep istediğin Emilio Pucci eşarbını alırdım.
Ne bu şimdi? Hep istediğin şey.
Profesyonellerden oluşan bir ekibin var. Hep istediğin gibi.
Ben. En büyük eserin. Sana hep istediğin şeyi sundum.
Hep istediğin bir şeyi almanı istiyorum. .
Ve sana hep istediğin gibi hindistanlı bir kadınla… evlenmemden daha iyi nasıl bir hediye verebilirim ki.