IZLIYOR - Almanca'ya çeviri

beobachtet
gözlemlemek
gözlem
takip
izleyebilirsiniz
izleyen
izleyin
gözlemleyebilirsiniz
görmek
izliyor
izlerken
sehen
görmek
görür
görebilirsiniz
görüyor
izlemek
görüşmek
bak
bakın
görüyor musun
görün
schaut
bakmak
izlemek
bakıyor
bakar
bir göz
görmek
seyretmek
bakın
bakalım
görelim
folgt
takip
takip etmek
izleyin
uymak
ardından
sonuçları
izle
etkileri
sonuçlar
bölüm
überwacht
izlemek
takip
izleyebilir
kontrol
izleyin
izleyebilirsiniz
izler
gözetliyor
gözetim altında
denetler
gucken
bakmak
izlemek
seyretmek
bakıyor
izleriz
bakın
izleyebilir miyiz
izleyelim mi
gefolgt
ardından
takip
sonra
takip etti
izledi
peşinden
takiben
blickt
bakıyor
bakmak
görmeyeyim
bakışları
gözlerden
bakıp
spioniert
casusluk
gözetlemeniz
spying
ajanısın
iletebilirsiniz
izliyormuşsun
beschattet
takip etmek
takip
izle
peşine birilerini takacağız

Izliyor Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Hayır. BBC, gemiyi canlı izliyor.
Nein. Die BBC überwacht das Schiff live.
Bütün dünya o 150 metreyi izliyor.
Die ganze Welt blickt auf diese 150 m.
Oha ahbap! Baban Terrance ve Phillip izliyor.
Wow, Mann, dein Dad schaut Terrance und Phillip.- Klar.
Bekle. Birileri bizi izliyor.
Jemand beobachtet uns. Warte.
Bahse girerim, taşındığımızdan beri bizi izliyor.
Ich wette, er ist uns bei dem Umzug gefolgt.
Antony onu izliyor.
Antonius folgt ihr.
Başından beri Hanseni izliyor ve eski dosyaları kurcalıyor. O Wheeler.
Er spioniert Hansen nach und holt ihre alten Akten raus. Wheeler.
Sen izliyor East Renton Highlands için Hava Durumu.
Sie sehen Wettervorhersage in East Renton Highlands.
Lütfen, burada olmaz!- Herkes izliyor.
Bitte, nicht hier! -Alle gucken.
Hayır. BBC gemiyi canlı olarak izliyor.
Nein. Die BBC überwacht das Schiff live.
Bugün tüm dünya bu 150 metreyi izliyor.
Heute schaut die ganze Welt auf diese 150 Meter.
Kelly seni izliyor.
Kelly beobachtet dich.
Bugün tüm dünya bu 150 metreyi izliyor.
Die ganze Welt blickt auf diese 150 m.
Benim kameram dumanı değil, ateşi izliyor.
Meine Kamera folgt dem Feuer, nicht dem Rauch.
Münih 15. sırada, onu Stuttgart( 16.) ve Frankfurt/ Main( 18.) izliyor.
München steht auf Rang 15, gefolgt von Stuttgart(16.) und Frankfurt am Main(18.).
Dostumuz seni izliyor. Ne?
Was? -Unser Freund beschattet dich?
Sen izliyor Bogota için Hava Durumu.
Sie sehen wetter in Bogota.
NSA gerçekten de dünyadaki bütün telefonları izliyor.
Jedes einzelne Handy auf der Welt. Die NSA überwacht tatsächlich.
Brian, Meg ve Chris televizyon izliyor.
Brian, Meg und Chris gucken fern.
Bebeğim. Birileri daireyi izliyor.
Baby. -Jemand beobachtet die Wohnung.
Sonuçlar: 1381, Zaman: 0.0451

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca