KABUSLARI - Almanca'ya çeviri

• Albträume
• Alpträume
• Albtraum
• Alptraum

Kabusları Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Kötü rüya veya kabusları korkutmak isteyen insanlar dreamcatcher dövmesini kullanırlar.
Menschen, die böse Träume oder Albträume abschrecken wollen, nutzen das Dreamcatcher-Tattoo.

Gece kabusları genelde uykunun ikinci yarısında meydana gelir.
Albträume treten meist in der zweiten Hälfte des Schlafens.

Geceleri klan üyemiz üç krallığın rüyaları açıklamasına ve kabusları ortadan kaldırmasına yardım ediyor.
Nachts helfen unsere Clansleute den Drei Königreichen, ihre Träume zu erklären und Albträume aufzulösen.

Kalıyorum. Bir öğretmen iyi çocukları ve kabusları öğretir.
Eine Lehrerin lehrt die guten Kids und die Albträume. Ich bleibe.

onun kabusları bizim mevcudiyetimizdir.
manchmal schläft er, seine Albträume bilden unsere Existenz.

Atroposun kurbanları çoğu kez kendi canlanmış kabusları tarafından paramparça edilir.
Atropos Opfer werden regelmäßig von lebendigen Beschwörungen ihrer eigenen Albträume auseinandergerissen.

Hayalleri ve kabusları gerçekleştiriyoruz.
Träume und Albträume.

Lord Blackviper kabusları ve gecede yanan gizemli gözler arasındaki bağlantı nedir?
Was für eine Verbindung besteht zwischen den Albträumen von Lord Blackviper und diesen geheimnisvollen, in der Nacht?

Garip bir sembolün tekrarlayan kabusları ve arkasındaki tehlike gittikçe zorlaşıyor.
Ihre wiederkehrenden Alpträumen aus einem seltsamen Symbol und die Gefahr dahinter werden zunehmend beunruhigend.

Tatlım, tüm bu kabusları unutacağız ve daha güzel şeyler düşüneceğiz.
Meine Liebe, vergessen wir diese Träume. Denken wir an etwas Fröhlicheres.

Artık şu kabusları görceğini sanmıyorum.
Du wirst keine Albträume mehr haben.

Kabusları teşhis etmek için özel bir test bulunmamaktadır.
Es gibt keine spezifischen Tests zur Diagnose von Albträumen.

Kabusları geçirmek için genellikle tedavi gerekmez.
Normalerweise ist keine ärztliche Behandlung von Alpträumen erforderlich.

İlaç: Kabusları tedavi etmek için ilaç nadiren kullanılır.
Medikamente werden selten zur Behandlung von Albträumen eingesetzt.

Bana sadece diğer bütün kabusları verdiler.
Sie bringen mir nur eine ganze andere Reihe von Albträumen.

Calebin kabusları var farklı şeylerle ilgili ama birçoğunda büyük altın bir saat var ve hakkında konuşmuyor.
Caleb hat Albträume. Es geht um verschiedene Dinge. Aber meistens kommt eine große, goldene Uhr darin vor.

PTSDdan mustaripti, ve tekrar eden kabusları, ve bazı semptomları azaltmak için marihuana kullanmaya başlamıştı.
er litt neben seinen Rückenproblemen unter einer posttraumatischen Belastungsstörung und wiederkehrenden Albträumen und er hatte angefangen, Marihuana zu nehmen, um einige der Symptome zu lindern.

Kâbus dolu bir oda.
Zimmer voller Albträume.

Fantezi ve kâbus bir arada.
Fantasien und Albträume treffen aufeinander.

Kabuslar giderek kötüleşiyor.
Die Alpträume werden immer schlimmer.