KADAVRA - Almanca'ya çeviri

Leiche
ceset
ölü
bir cesetle
kadavra
vücut
bedeni
naaşı
Kadaver
ceset
kadavra
leş
karkas
ölüsü
Leichen
ceset
ölü
bir cesetle
kadavra
vücut
bedeni
naaşı
Cadaver

Kadavra Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ve bir kadavra bulmuş olan da.
Und wer eine Leiche gefunden hat.
Allah aşkına neden bir kadavra aldınız ki?
Um Himmels Willen, warum solltet ihr eine Leiche kaufen?
Üncü yaş günümde Fester amcamın verdiği kadavra.
Geburtstag, als Onkel Fester mir die Leiche gab?
Ve yine kadavra olarak.
Als die Leiche wieder.
Bu bir hasta, kadavra değil.- Herkes dışarı.
Das ist ein Patient, keine Versuchsleiche.- Alle raus hier.
İsveç Emniyetini arayıp kadavra köpeklerini isteyeceğim. Ben Jens.
Ich will mir ihre Hunde ausleihen. Ich rufe jetzt die schwedische Polizei an.
Kadavra olmak ister miydiniz?
Möchtest du ein Henker sein?
Kadavra Nasıl Hazırlanır?
Wie wird der Leichnam hergerichtet?
Kadavra ya da domuzlardan alınan donör deri,
Donor Haut von Leichen oder Schweine können
Önümde bir kadavra vardı.”.
Ich hatte einen Henker vor mir!“.
Artık titremiyorsun, kadavra.”.
Du zitterst nicht mehr, Gerippe.'.
Biz onlara kadavra deriz.
Subjekte nennen wir sie.
Gerçekleşecek olan ve kadavra.
Mit dem aktuellen Geschehen und zum Liken.
Dışarıdan, kadavra çam iğnelerine benzemektedir, çünkü yaprakların şekli arka tarafta biraz bükülmüş bir yüzeye sahiptir.
Äußerlich ähneln die Kadaver Kiefernnadeln, da die Form der Blätter auf der Rückseite eine leicht verdrehte Oberfläche hat.
O yüzden canlıdan çok ölü gibi koktuğuna eminim.- Adamımız çürümüş etlerle geziyor,- Neden kadavra?
Verrottendes Fleisch mit sich herum, Wieso Leichen? darum garantiere ich Ihnen, dass er mehr nach Tod als nach etwas Lebendige riecht?
Neyse ki metro trenlerinin önüne atlamayla ilgili çok şey biliyorum ve… o da, rahatsız edici şekilde, kadavra çalıp metro platformlarının altına… yerleştirmek hakkında birkaç şey biliyormuş.
Zum Glück weiß ich viel über das Springen vor Züge, und sie weiß unheimlicherweise viel über das Stehlen von Kadavern und wie man sie unter die U-Bahn schafft.
Bu, onun medikal kadavrası, garip kız arkadaşı değil.
Das ist seine medizinische Leiche, keine verdrehte Freundin.
Enfeksiyona yenilirse, kadavrayı öncelikle bana verin.
Sollte der der Infektion erliegen, geben sie mir den Kadaver.
Cidden kadavrayı kaybettiğinize inanmamı mı bekliyorsunuz?
Ich soll echt glauben, dass die Leiche weg ist?
Kadavranın beynini… burnundan parça parça çıkarmak için tasarlanmıştır.
Hiermit entfernt man das Gehirn einer Leiche, durch die Nase, Stück für Stück.
Sonuçlar: 57, Zaman: 0.0359

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca