KOŞTULAR - Almanca'ya çeviri

liefen
yürümek
koşmak
gidiyor
koşu
serbest
koşar
çalışır
yürüyüş
koşuyor
rannten
koşmak
kaçmak
koşar
koşu
yarışı
koşan
laufen
yürümek
koşmak
gidiyor
koşu
serbest
koşar
çalışır
yürüyüş
koşuyor
sie gesellten

Koştular Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Onlar Allaha ortak koştular.
Und sie gesellten ALLAH(angebliche) Partner bei.
asistan kızlar da ilgilenerek koştular.
seine Assistentinnen kamen interessiert herbei.
Onunla birlikte, Babou, Pierre, annem ve Claude da oğlumuzu görmek için kliniğe koştular.
Eilten Babou, Pierre sowie Maman und Claude in die Klinik,"um Bekanntschaft mit unserem Sohn zu machen.
Adamlar emrini yerine getirmeye koştular.
Die Männer beeilten sich, dem Befehl nachzukommen.
Hemen yardıma koştular.
Die sofort zu Hilfe eilenden.
Gece uykumda sessizce yaklaşıp çıplak şekilde üzerime koştular.
Nachts sind sie leise herangeschlichen und haben sich splitternackt auf mich gestürzt.
Onlar, Allaha cinlerden de ortak koştular. Halbuki onları yaratan Odur.
Doch sie gesellten ALLAH Partner von Dschinn bei- und bereits erschuf ER sie.
Beni orada ölüme terk edip diğerlerine katılmak için koştular.
Sie rannten, um die anderen einzuholen… und ließen mich liegen, um zu sterben.
Sahne arkasına koştular, kapıyı çaldılar
Sie eilten in den Backstage-Bereich, klopften an eine Tür
Robin olarak pek çok kez yaptıkları gibi tekrar yardıma koştular.
die unerschrockenen Kämpfer gegen Verbrechen und Unrecht… den Bedrängten zu Hilfe zu eilen.
Koşmaya devam et, Anthony!
Lauf weiter, Anthony!
Jay koşmaktan da nefret eder.
Laufen hasst Jay auch.
Aynen ben hep koştum da, erkekler garip olduğumu düşündüler sadece.
Ich bin immer gelaufen, und Jungs fanden mich komisch.
Koş Bran!
Schnell, Bran!
Koş, seni lanet beygir.- Yürü!
Los, du Scheißgaul!
Koş yoksa binam yapılmaz!
Los, sonst wird mein Gebäude nicht gebaut!
Koşman gerekecek!
Du musst rennen.
Koşmaya karar veriyor ve yere ölüsü düşüyor.
Er will laufen und fällt tot um.
Koşmaya gidiyorum.
Ich gehe laufen.
Knox buraya gelene kadar koşma tempom bu olacak.
Ich werde so schnell laufen, bis Knox hier auftaucht.
Sonuçlar: 40, Zaman: 0.0476

Farklı Dillerde Koştular

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca