KONTROL ETMESINE - Almanca'ya çeviri

• kontrollieren
• beherrschen
• überprüfen
• zu steuern

Kontrol etmesine Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Burada söylemek istediğim bundan sonra… güçlerin bizim aklımızı kontrol etmesine izin vermeyeceğiz.
Wir lassen nicht mehr zu, dass die Machthaber unsere Gedanken kontrollieren.

hayatını kontrol etmesine izin verdiğine inanamıyorum.
dass du ihn dein Leben kontrollieren lässt. Okay… ich hab nachgedacht….

Ticari güçlerin sizin ihtiyaç ve arzularınızı kontrol etmesine izin vermeyin!
Lasst nicht zu, dass kommerzielle Kräfte eure Bedürfnisse und Wünsche kontrollieren.

Negatif düşüncelerinizin kendinizi ve kariyerinizi nasıl gördüğünü kontrol etmesine izin vermeyin.
Lass deine negativen Gedanken nicht kontrollieren, wie du dich selbst und deine Karriere siehst.

Korkumun beni kontrol etmesine izin vermeyeceğim. Korkmuyorum.
Dass die Angst mich kontrolliert. Ich lasse nicht zu.

Korkumun beni kontrol etmesine izin vermeyeceğim. Korkmuyorum. Korkmuyorum.
Ich lasse nicht zu, dass die Angst mich kontrolliert. Ich habe keine Angst.

Ama beni kontrol etmesine ben izin verdim.
Aber ich ließ zu, dass sie mich kontrollierte.

Seni kontrol etmesine izin verme.
Lass nicht zu, dass sie dich kontrolliert.

Seni kontrol etmesine izin verme.
Lass nicht zu, dass es dich kontrolliert.

Avın avı kontrol etmesine asla izin verilmez.
Die Beute darf nie die Jagd bestimmen.

Şirketlerin bizi kontrol etmesine izin vermek yerine biz şirketleri kontrol edebiliriz.
Wir können beschließen Konzerne zu kontrollieren, anstatt uns von ihnen kontrollieren zu lassen.

Beni kontrol etmesine müsaade ettiğim için çok özür dilerim.
Es tut mir leid, dass ich ihr erlaubte, mich zu beherrschen.

Seni kontrol etmesine izin verme.
Lass dich nicht von ihr beherrschen.

Onun senin kontrol etmesine izin verme, sen onu kontrol et..
Sie müssen es kontrollieren, anstatt dass es Sie kontrolliert.

Lyla, Bormanın… güçlerini kontrol etmesine yardımcı olabilecek adamları olduğunu söyledi.
Borman zu helfen, seine Kräfte zu kontrollieren. Lyla sagt, sie hätte ein paar Leute, die sehr daran interessiert wären.

Konuşmayı kontrol etmesine izin verme.
Lassen Sie nicht ihn das Gespräch steuern.

Başkalarının onları kontrol etmesine izin vermezler ve onlar üzerinde başka birine güç vermezler.
Sie erlauben anderen nicht, sie zu kontrollieren, und sie geben niemandem macht über sie..

Duygularınızın sizi kontrol etmesine izin vermeyin.
Erlaube deinen Emotionen nicht, dich zu kontrollieren.

Güçlü duyguların ticaretinizi kontrol etmesine izin vermek sadece sorunlara yol açacaktır.
Lassen starke Emotionen steuern Sie Ihr trading wird nur zu Problemen führen.

Paulun hayatımı kontrol etmesine daha fazla izin vermeyeceğim.
Ich werde nicht mehr zulassen, dass Paul mein Leben kontrolliert.