MAVIYE - Almanca'ya çeviri

Blau
mavi
blue
mavisin
Blue
mavi
Blaue
mavi
blue
mavisin
Blauen
mavi
blue
mavisin

Maviye Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Yani çiçeği'' mavi'' orkide maviye dönüşür ve olmaya başlar.
So fängt die Blume an, blau zu werden und eine„blaue“ Orchidee zu werden.
Bütün vücudu maviye boyanacak.
Jetzt wird sein ganzer Körper blau angemalt.
Biri ardından gelen maviye.
Danach kommt eine blaue.
beyaz ve maviye boyalı.
Weiß und Blau.
Boyayabilir misin gökyüzümü maviye.
Könnt ich blaue Himmel malen.
Ben de maviye dönmeliyim.
Ich sollte auch wieder blau werden.
Sana bir şey yapmaya kalkarsa gelir, kahverengi gözlerini maviye çeviririm.
Wenn er etwas versucht, bin ich gleich da. Er kriegt sogar 2 blaue Augen.
Sol el, maviye.
Linke Hand, blau.
Sağ el maviye.
Rechte Hand, blau.
Ve cildi gittikçe maviye dönüyordu.
Er atmete nicht und seine Haut wurde blau.
Peki, ya bir hata yapıp maviye yeşil deseydik?
Aber was, wenn blau fälschlicherweise grün genannt hätte?
Laboratuvar raporlarına göre saçlar turuncu ve maviye boyanmış.
Laut dem Laborbericht waren die Haare orange und blau gefärbt.
Saçımı yeşile ve maviye boyamıştım.
Meine Haare waren grün und blau.
Yıllar önce okyanusa, bu maviye bakardım.
Vor Jahren blickte ich hinaus, sah dieses Blau und dachte.
Çivit otuyla suratlarını maviye boyadıklarında bu bir süs değildir.
Quintus"Wenn sie ihre Gesichter mit blauer Farbe bemalen, wollen sie sich damit nicht schmücken.
Sarı gagaları ve görebileceğiniz en berrak maviye sahiptir onlar.
Sie hat goldene Locken und die blauesten Augen, die du je gesehen hast.
Sevgili maviye yolculuk.
Liebe Blaue Reise Gäste.
Belki kırmızı elbisemi giyerim Veya maviye ne dersin?
Ich ziehe mein rotes Kleid an, oder vielleicht das Blaue?
Güneş maviye dönüyor.
Die Sonne wird blau.
Bazen de maviye gitmemeyi, başkaları nereye giderse oraya gitmeyi öğreniyorlar.
Und manchmal lernen sie, nicht zum Blau, sondern dorthin zu gehen, wo die anderen Bienen hingehen.
Sonuçlar: 289, Zaman: 0.0397

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca