PARISLILER - Almanca'ya çeviri

Pariser
paris
Parisern
paris

Parisliler Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bu şekilde Parisliler benim de sümsük bir Amerikalı olduğumu öğrenirse onlara üzücü hikâyemi anlatırım.
Halten mich die Pariser für eine ungehobelte Amerikanerin, erzähle ich meine traurige Geschichte.
Parisliler buna itiraz edince hükümet 1977de binanın müzeye çevrilmesine karar veriyor.
Als die Pariser Einwände erheben, beschließt die Regierung, das Gebäude in ein Museum bei 1977 umzuwandeln.
Parisliler evlerinde kalmaları konusunda uyarıldı.
Die Pariser wurden aufgefordert, zu Hause zu bleiben.
Parisliler evlerinde kalmaları konusunda uyarıldı.
Die Pariser sind aufgerufen, in ihren Wohnungen zu bleiben.
Sizi küçük Parisliler!
Meine kleinen Pariserinnen.
Bu, yatağa hazır olduğunuz anlamına geliyor Parisliler uyanıyor.
Das heißt, Sie sind bereit für das Bett, gerade als die Pariser aufwachen.
Bu, elbette, otomatik fashionistaların olarak Parisliler hakkında tipik klişeleri ele veriyor.
Das ist natürlich, verrät typische Klischees über Pariser als automatische Modefan.
De, Fransız Devrimi döneminde… Parisliler saraya saldırdı ve kral ile kraliçeyi kaçmaya zorladı.
Griff der Pöbel den Palast an und zwang das Königs-Paar zu fliehen. Zur Zeit der Französischen Revolution, im Jahre 1792.
Kır gezintisi için piknik sepetlerini hazırlayan Parisliler ise evde kalıp,
Und die Menschen aus Paris, die den Picknick-Korb packen, um aufs Land zu fahren, können zu Hause bleiben,
İnciller incelendiğinde her bir kitabın bir diğeriyle tıpatıp aynı olduğu görülmüştür ve Parisliler kara büyü yapmakla suçladıkları.
Als die Bibeln untersucht wurden, und man die exakte Ähnlichkeit der einzelnen Bücher entdeckte beschuldigten die Pariser.
Parisle ben en yakın arkadaş değiliz.
Paris und ich sind nicht beste Freundinnen.
Parisle ilgili hiç kimseyle konuşmadım.
Ich habe mit niemandem über Paris geredet.
Paris, 6 ay sonra… Ortalık kan gölüne dönecek.
PARIS, SECHS MONATE SPÄTER… Das wird ein Gemetzel.
Bob Paris söz verdiği gibi havuz yaptırıyor.
Bob Paris baut einen Pool, genau wie zugesagt.
Paris, Venedik, Roma,
Paris, Venedig, Rom,
Bu yıl Parise saldıracağız. Kararımı verdim.
Ich habe mich entschieden. Dieses Jahr werden wir Paris angreifen.
Paris, 1897 baharı.
Paris, Frühling 1897.
Ama Parise bayılıyorum, sık sık gelmeyi düşünüyorum.
Aber ich liebe Paris, also werde ich oft herkommen.
Parisin görmesi gereken bu!
Das sollte Paris sehen!
Beni dinliyor musun? Paris Hilton, Miranda Kerr ve.
Hören Sie mir zu? Paris Hilton, Miranda Kerr und.
Sonuçlar: 75, Zaman: 0.023

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca