Patlak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Öyle çok patlak var ki Stephen, dünyanın her yerindeler.
Polis incelediğinde, yoldaki kırık camlar yüzünden… patlak lastiği sorumlu tutacak.
konuştuğunda sesi patlak lastik gibiydi.
Patlak lastikler, şimdi de vurulma olayı.
Ve iki patlak tekerimiz var.
Bu patlak bize 10 dakikaya mal oldu.
Patlak lastik değiştirmek için durduklarında Ford marka bir kamyonetin uzaklaştığını görmüşler.
Seni patlak gözlü sürtük!
Patlak gözlü bir deli değildir.
Bir isyan patlak vermeden ERyi tekrar incelemek zorundayız.
Kötü bir tavır patlak lastik gibi, değiştirene kadar hiçbir yere gidemezsin.
Birinci Dünya Savaşı patlak verdiğinde ailesiyle Zürihe kaçti.
Biri patlak lastik için aramıştı ama?
Ulen… Lastiğin biri patlak ama sen kaşındın kel oğlan.
Neden tüm lastikler patlak?
Biliyorum. Otopsi yaparken balonun patlak olmadığını görecekler.
Gürültü mü? Patlak lastik.
ben modelimi buruşuk parmaklı ve patlak gözlü severim.
Bozuk vantilatör kayışı, üç patlak lastik.
Bir Cadillacı çekmiş gibi oluruz. Dört lastiği patlak.