SORUŞTURMAYA - Almanca'ya çeviri

die Ermittlungen
soruşturma
belirlenmesi
Untersuchung
muayene
incelemek
araştırılması
test
soruşturma
incelenmesi
araştırması
tetkik
bir araştırma
dem Fall
fall
dava
ermitteln
belirlemek
bulmak
araştırmak
tespit
soruşturma
araştırıyoruz
belirleyebilir
belirlenebilir
belirleyin
soruşturuyorsun
den Ermittlungen
soruşturma
belirlenmesi
die Ermittlung
soruşturma
belirlenmesi
der Ermittlung
soruşturma
belirlenmesi
untersucht
incelemek
araştırmak
kontrol
muayene
inceleyelim
araştırıyorlar
inceleyin
test
soruşturmak
inceler

Soruşturmaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Yeni katliamları önlemek için soruşturmaya katkısı olacak şeyler.
Nützlich für die Ermittlungen, um neue Blutbäder zu vermeiden.
Ceset bulmuşlar ve soruşturmaya başlamışlardır.
Die Leiche wird gefunden und die Ermittlungen beginnen.
CIA Başkanı Leon Panetta da soruşturmaya tepki gösterdi.
CIA-Direktor Leon Panetta hat die Ermittlungen kritisiert.
Başsavcı Marianne Ny, bundan böyle soruşturmaya devam edilmeyeceğini açıkladı.
Staatsanwältin Marianne Ny habe beschlossen, die Ermittlungen nicht weiterzuführen.
Soruşturmaya devam edeceksen sana göz kulak olmalıyım. Berbat bir babasın.
Wenn du weiter ermittelst, bin ich dein Babysitter.
Biz soruşturmaya başladıktan sonra elbette ilk adım Dr. Clineın DNAsını almaktı.
Brauchten wir natürlich erst mal DNA von Dr. Cline. Nach Beginn der Ermittlungen.
Onu bu soruşturmaya sen atamadın değil mi?
Sie wiesen ihm den Fall nicht zu?
Dowd, hafta sonunda yayınladığı açıklamada Muellerın soruşturmaya son vermesini istemişti.
Am Wochenende hatte Dowd erklärt, er wünsche ein Ende der Ermittlungen Muellers.
Bu noktada, SCP Vakfı soruşturmaya devraldı.
Von diesem Moment an übernahm die SCP Foundation den Fall.
Bak, soruşturmaya bir göz atmanı istiyorum.
Ich möchte, dass Sie einen Blick in die Ermittlung werfen.
Güney Bölgesi Başsavcısının soruşturmaya nasıl baktığını öğrenmek istiyoruz.
Wir wollen wissen, wo die Bundesanwaltschaft des Südlichen Distrikts bei ihren Ermittlungen steht.
Bu soruşturmaya başladığında ne ile ilgiliydi?
Als Sie mit den Ermittlungen anfingen, worum ging es da?
Bakın sizi soruşturmaya engel olmaktan tutuklamak istemiyorum…-… ama tutuklarım.
Ich möchte Sie nicht wegen Behinderung einer Ermittlung verhaften müssen, aber ich werde es machen.
Laurayı bilgilendirdim ve soruşturmaya devam etmemde sakınca görmedi.
Laura weiß es, und sie hat mir erlaubt, weiter an der Ermittlung zu arbeiten.
Joenin soruşturmaya dahil olmadığını sanıyordum.
Ich dachte, Joe sei nicht Teil dieser Ermittlung.
PIDE, otopsi raporuna rağmen soruşturmaya devam etmek için sebep bulduğunu söylüyor.
PIDE hält trotz der Autopsie weitere Ermittlungen für angebracht.
Yerel polis soruşturmaya nasıl karışabilir?
Wie kann sich die Polizei in die Ermittlungen einmischen?
İfade vermedeki gecikmeniz soruşturmaya zarar veriyor olabilir.
Ihre verspätete Aussage kann die Untersuchung beeinträchtigen.
Demektir ki birisi biz soruşturmaya başlamadan cep telefonunu aldı.
Das Handy nahm, bevor wir mit der Ermittlung begannen. Das bedeutet, dass irgendjemand.
Evet. soruşturmaya devam etmemi önerdiler. Ancak onlar.
Vorschlugen, ich solle meine Ermittlungen fortsetzen. Obwohl sie… Ja.
Sonuçlar: 148, Zaman: 0.0586

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca