Taraftaki Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Arka taraftaki merdivenleri kullanırsak bizi kimse görmez.
Arka taraftaki yatak odasında saklanıyorum.
Bu taraftaki yollar daha güvenli olur.
Bu taraftaki pencereye bakarak bir bardak içiyor. Evet. Bak, gündüzleri.
Şu taraftaki büyük bir deliğe benzeyen şey nedir?
Asi üssü diğer taraftaki bir ayın üstünde.
Yan taraftaki Bay Chowa gelmiş.
Bu taraftaki adam benim.
Üstünler şu taraftaki bir odada tutuluyor.
İşte öte taraftaki Amerika bu.
Bu taraftaki Walter Savunma Bakanı.
Bu taraftaki komutanım.''.
Alana giriyorlar ve yoldan taraftaki destek oyuncusu olarak yerini alıyor.
Şu taraftaki büyük bir deliğe benzeyen şey nedir?
Bu taraftaki yığınlar da mutfağa gidecek.
Bazı Taraftaki Hustle Gelirini Getirmeyi Düşünmek.
Şimdilik bizim taraftaki sıcak konular bunlar.
Unutmayın ki karşı taraftaki de bir insan.
Bu taraftaki kâfirlerle bir olunmuş,
Şu taraftaki evler ne oluyor?