Tuttun Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Yıllarca Jamieyi bu yüzden uzakta tuttun. Kız kardeşinin, Randallın çocuğunu doğurduğunu söyleyerek.
Neredeyse tuttun.
Elini tuttun ve kulağına bir şey fısıldadın. Hayır.- Hayır.
Onu neden tuttun? Dışarı?
Beni beklemede tuttun. -Merhaba tatlım.
Ayaklarını tuttun mu?
Daha önce tabancaları böyle tuttun ve hala hayattasın,?
Kimi tuttun? Ruslarla oynamak için?
Elimden tuttun ve sımsıkı kavradın.
Sadece o sözünü tuttun ve onca kargaşaya sebep oldun… …ama teşekkürler.
Güzel tuttun, Fido.
Beni tuttun, ve sonra kendimizi burada buluverdik.
Sözünü tuttun. Beni öldüreceğini söylemiştin.
Dilek tuttun mu?
Onlari sen tuttun ve destekledin.
Mahallede milyonlarca genç dururken, sen McCluskeyi mi tuttun?
Beni burada mı tuttun?
Ne dilek tuttun?
Her şeyi kendinden yana tuttun.
Beni dövmeden önce elimi bilerek mi boynunda tuttun?