Yaşlanmaz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Paslanmaz ve yaşlanmaz.
Leonardo DiCaprio kalp ile yaşlanmaz.
Hücreleri yenilenen bir adam asla yaşlanmaz.
Beni yaşlanmaz yaptıktan sonra.
Çünkü insan ruhu hiç yaşlanmaz.- James A. Garfield.
Siyahi yakmanın aksine, hiç yaşlanmaz;
Zamanla Hotoru büyür ama Gin yaşlanmaz.
gençliğin kaybolacak ama ruh yaşlanmaz.
Çocuğun tazeliği senin benliğinin tazeliğidir ki o asla yaşlanmaz, daima genç kalır.
Büyür ama yaşlanmaz”.
Sigara içenler yaşlanmaz!
Sigara içen yaşlanmaz.
Eğer hoş bir şekilde yaşlanmaz ve bakım evinde kocamızın elini tutarken ölmezsek, yerimiz doldurulur.
Yaşlanmayı durdurmamı mı istiyorsun?
Hızlı yaşlanma ve ruhsal denge bozukluğu belirtileri gördük.
Dünya nüfusu yaşlandıkça, ülkeler GSYİHlerinden giderek artan bir oranı sağlık hizmetlerine harcıyorlar.
Gece gündüz, yaşlanma, mevsimler yok oluyor.
Kedim yaşlandıkça ne olur?
Böyle hızlı yaşlanma ancak ortaya.
Vücut doğal olarak yirmilerinizin ötesinde yaşlandıkça, vücudun testosteron üretme kabiliyeti azalır.