Yeğenimle Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Buradan çıkıyoruz ve seni yeğenimle takas ediyorum.
Tatlı yeğenimle.
Ondan biraz daha ağır bir isim ama nedeni… Neden yeğenimle konuşuyorsun? -Hayır.
İzin verirseniz sizi yeğenimle tanıştırayım.
İzin verirseniz sizi yeğenimle tanıştırayım.
Sırf sen böyle dedin diye yeğenimle izlicem görücez bakalım.
Bu gün yeğenimle parktaydik.
Sadece bana göre bunu yeğenimle konuşmak çok garip.
Yeğenimle uğraşmayı her ne kadar sevsem de… senin beni araç olarak kullanman bana pek doğru gelmedi.
O senin yeğenin, Alice.
Yeğenine çaktığını, bilmediği iyi oldu.
Yeğeninin boğazını da bir kulaktan diğerine yarmıştım.
Sör Jaime yeğeniniz Catelyn Starka verdiği sözü yerine getirdi.
Yeğenine, annesini ne kadar çok sevdiğini anlatabilirsin.
Yeğeninin resitali bu geceydi, değil mi?
Trishin yeğenine kutudaki kanlı parmak numarasını sen mi gösterdin?
Ama yeğeniniz olduğunu söylediniz, değil mi?
Onun yeğeniyim, üçüncü kuşaktan.
Yeğeniniz sizinle konuşmak istiyor.
Bir amca yeğenine doğum günü hediyesi olarak veriyor.