YERI - Almanca'ya çeviri

Ort
yeri
bir yer
mekanı
burası
yerin
nokta
site
bir yere
kasaba
yerinde
Platz
yeri
yer
alan
meydanı
koltuk
oda
sırada
boşluk
kare
yerin
Erde
dünya
yeryüzü
toprak
yeri
yerküre
gezegeni
yerin
earth
Standort
lokasyon
tesis
yerini
konum
konumunu
yer
site
siteyi
bölgesinde
Lage
durum
mümkün
lokasyon
konumu
yer
yeri
konumunu
pozisyonu
yeteneğine sahiptir
Stelle
yeri
nokta
yerine
pozisyon
sırada
yerinde
sorarım
yer
hemen
Boden
zemin
toprak
alt
taban
yere
dibine
topraklar
yer
tabanı
döşeme
Laden
mağaza
şarj
davet
dükkanı
burayı
yükle
yükleniyor
mekânı
yeri
indirebilirsiniz
Aufenthaltsort
nerede
yerini
yer
Position
pozisyon
konumunu
konumu
yerini
durumu
mevki
ist

Yeri Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Yeri öptü, Sheldon.
Er küsste den Boden, Sheldon.
Annemin yeri değişip onu kaybetmemize çok az zaman kaldı.
Moms Standort ist bald weg, und sie auch.
Bu yeri bulalım… Riggi de buluruz.
Finden wir den Ort, finden wir Rigg.
Yeri de çok yakın.
Die Erde ist(zu?) nahe.
Bu stüdyonun yeri kesinlikle şaşırtıcı ve çok uygun!
Die Lage dieses Studio ist absolut erstaunlich und so bequem!
Burası Val Annenin yeri.
Das ist der Platz von Mama Val.
Fizikçinin bilinen son yeri Philadelphia, Pennsylvania.
Der letze bekannte Aufenthaltsort des Physikers war Philadelphia,
Bu yeri mi yoksa beni mi?
Den Laden oder mich?
Yeri sen seçeceksin. Olur canım.
Liebling. Du suchst die Stelle aus.
Ayrıca yeri silmen lazım.
Du musst auch den Boden wischen.
Yeri ve zamanı değişmedi.
Ort und Zeit sind unverändert.
Bin Ladinin yeri ile ilgili kritik bir bilgi verdi.
Hatte Informationen über bin Ladens Standort.
Yeri de o yarattı.
Auch die Erde erzeugt ein.
Fransanın yeri ve sınırları.
Lage und Grenzen von Frankreich.
Burası, Jim Stegmanın yeri.
Das ist Jim Stegmans Platz.
Travisin yeri, amaçları ve onun için çalışanlar?
Travis' Aufenthaltsort, seine Ziele, sein Personal?
Şimdi, bu yeri satın alabilirim ve içindeki herkes.
Heute könnte ich diesen Laden und jeden hier kaufen.
Yeri işaretle.
Markier die Position.
Az önce yeri öptü. Durun!
Er hat gerade den Boden geküsst. Stopp!
Bir yeri atlamışsın. Hey, çim budayıcısı.
Du hast eine Stelle übersehen. Hey Rasenjunge.
Sonuçlar: 4519, Zaman: 0.0779

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca