Yokken Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ben yokken aptalca bir şey yapmayın, Bay Northman.
Koltuğun yokken evlenmek mi istiyorsun?
Sen yokken burada biraz tuhaf hissediyorum.
Tümörden bile haberim yokken nasıl buna karşı çıkayım?
Kes sesini. Arkadaşın yokken çok da sert değilsin bakıyorum da.
İblis ben yokken çocuklarımı almıştı.
Baban yokken bir hiçiz.
Yatağımızda sen yokken ne yapacağım ben?
Clarke da yokken tek umudumuz Bellamy.
Annem, ben yokken onu içeri alıyor.
Ben yokken… sorduğun için sağ ol… iki kedimi de kaybettim… ve abimi.
Ben yokken neden resim çizmiyorsun?
Ben yokken… elemanlarımı öldürme, tamam mı?
Biz yokken kendine iyi bak.
Yerçekimi yokken hızı da yok. .
Uzuvları yokken daha da şirin. Pislik!
Sen yokken Darulio yanımda oldu.
Hiç arkadaşım yokken bir gezi hiç eğlenceli olmazdı.
O evde yokken onun elbiseleri giydin mi?
Jonathan kendisi yokken Lucy ile kalmamı istemiyor.