ASANSÖR - Ingilizce'ya çeviri

• elevator
• lift
• elevators
• lifts

Asansör Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

Asansör boşluğu.
It's the elevator shaft.

Asansör aşağıya indiği zaman, dünyanın geri kalanıyla bağlantımı keserim.
When the elevator's downstairs, I feel cut off from the rest of the world.

Asansör niye çalışmıyor?
Why is this elevator not working?

Altı numaralı asansör niye denetim modunda?
Why is elevator six in inspection mode?

Bu asansör dolu.
This car is full.

Man Yee Binasında asansör gezisine ne dersin?
How about an escalator ride in Man Yee Building?

Asansör kapıları kapandıktan sonra merkeze ulaşmak ne kadar sürer?
From doors closing in the elevator, how long does it take to get to the P.E.O.C.?

Görünen o ki asansör kontrol sistemine ODN aktarıcıları üzerinden erişmişler.
It appears that they accessed the turbolift control system through the ODN relays.

Asansör boşluğundan.
Down the elevator shaft.

Asansör güç ağındaki her parça çalışıyor gözüküyor.
Every component of the turbolift power net seems to be operational.

Üst kattaki asansör kapıları kaynakla birleştirilmiş.
The lift doors on the top floor are welded together

Asansör manyetik anahtarla çalışıyor.
Magnetic key in the lift.

Asansör için üzgünüm.
Sorry about the elevator.

Asansör gelene kadar vaktin var.
You got till the elevator comes.

Ian, asansör geri geliyor!
Ian, the lift's coming back!

Asansör firmasından.
It's the elevator company.

Asansör teçhizatında patlayıcı var.
The explosive rigs by the elevator.

Bu mu asansör müziği?
This is elevator music?

Asansörle inerken asansör durdu ve yaşIı bir kadın bindi.
We're in the elevator, it stops, this old lady gets on.

Asansör bir hayalet var.
There's a ghost in the lift.