Eritir Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Eğer Roda ile başa çıkamazsa, Gibbs onun beynini eritir.
Şu büyük İtalyan gözlerin, onun kalbini eritir.
Ama içindeki buzu eritir.
April, hayır. Bu şey salyangozun kabuğunu bile eritir.
Ahit Sandığı gibi suratını eritir.
O içki dişlerini eritir.
Birisi içeri girse sürücü kendini eritir.
Tanktaki kimyasallar birini eritir sanardım.
Belki, kalp yerine taşıdığın o taşı eritir.
Bu ortaya çıkan düşük yağış miktarı durumu kutup enlemleri kar yağışını yaz mevsimi boyunca eritir.
Sakin ol, bu zihnini eritir.
Tank zırhını bile eritir.
Bastır. -Bu, karı eritir ve sürtünmeyi azaltır.
Açık olmak gerekirse, boğulurken organlarını eritir.
Tank zırhını bile eritir.
Asit.- Ne tür asit bir vücudu eritir?
Sakin ol, bu zihnini eritir.
Hayır. Ama içindeki buzları eritir.
Evet, doğru. Sen gözünü kırpmadan bedenini kemiklerine kadar eritir.
Deri dâhil her şeyi eritir.