GELECEĞIM - Ingilizce'ya çeviri

i will come
geliyorum
gelip
gelir
ben geliyorum
gelecek
geleyim
geldim
geri döneceğim
dönerim
i will
edeceğim
olacağım
olacak
yapacağım
yaparım
veririm
ben yaparım
will
ederim
olurum
future
gelecek
müstakbel
ileride
back
geri
arka
tekrar
yeniden
yine
arkadan
sırt
döndü
dönerim
dönüş
next
gelecek
ertesi
yan
yanında
diğer
öbür
öteki
bir sonraki
önümüzdeki
sıradaki
gonna
olacak
verecek
gelecek
olacağını
edecek
olacağım
olacağız
çıkacak
şey
iyi
soon
yakında
birazdan
çabuk
erken
hemen
kısa süre
yakın zamanda
kısa zamanda
go
git
gidin
gidip
gidelim
yürü
gideriz
bakalım
dönün
gir
çık
shall come
gelecek
gelir
gelip
geldiğinde
gelince
çıkmıştır
geleyim

Geleceğim Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Bugün kahramansın. Bu yüzden bunu duymazdan geleceğim.
You're a hero today, so I'm gonna let that one go.
seninle hastaneye geleceğim.
I will go to the hospital with you.
Onu görmek için haftaya yine geleceğim.
I will be back next week to pick him up again.
Yarım saat sonra kontrol etmeye geleceğim.
I'm gonna check back with you in half an hour.
Heinz. Seninle geleceğim.
Heinz. I'm coming with you.
Geri geleceğim demiştim. Ehmet? Ehmet.
Ehmet? I told you I would come back. Ehmet.
Geleceğim. Bu gece!
Tonight. I shall come.
Söz veriyorum, ziyaretine geleceğim.
I promise, I will visit you soon.
Ben bu adamı vurup üstesinden geleceğim şimdi!
I'm gonna whack this guy out and get it over with now!
Buluşmana senin yanında mı geleceğim?
Go with you on your blind date?
Söz veriyorum haftaya seni görmeye geleceğim.
I will come and see you next week, I promise.
Gitmem gerek. Okuldan biraz geç geleceğim.
I'm gonna be a little late back from school. I gotta go.
Kaybedeceğim bir şey yok, Heinz. Seninle geleceğim.
I'm coming with you. I have nothing to lose, Heinz.
Geri geleceğim, yemin ederim.
I would come back. I swear.
Eğer sen kararını verdiysen ben de seninle geleceğim.
If you have made up your mind… I shall come with you.
Tamam ama sizinle geleceğim.
Fine. But I go with you.
Evet, çok yakında seni görmeye geleceğim.
Yeah, and I'm gonna be seeing you really soon.
Bak, iki hafta sonra eski üniversitende bir eleştirmenler toplantısında konuşmaya geleceğim.
I'm addressing a critics' convention at your old college the weekend after next.
Ray, seni görmeye geleceğim.
Ray, I will see you soon.
Gitmem lazım. Okuldan biraz geç geleceğim.
I gotta go. I'm gonna be a little late back from school.
Sonuçlar: 4736, Zaman: 0.0614

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Ingilizce