KÖKLERIN - Ingilizce'ya çeviri

• roots
• root

Köklerin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

Bran Stark çok fazla keşfetmek için kendi yolculuğunda krallıkta sezon boyunca. bu antik köklerin yeniden ortaya çıkan sihir.
In the kingdom throughout the season. Bran Stark is very much on his own journey to discover the roots of this ancient magic that's reappearing.

Bran Stark çok fazla keşfetmek için kendi yolculuğunda krallıkta sezon boyunca. bu antik köklerin yeniden ortaya çıkan sihir.
Bran Stark is very much on his own journey to discover the roots of this ancient magic that's reappearing in the kingdom throughout the seasons.

Sebebi, balıklar geçerken köklerin kafes işçiliği büyük yırtıcılar için hareket etmeyi çok zorlaştırıyor aslında küçükleri yakalamalarını çok zorlaştırıyor.
The reason is, the latticework of the roots as they cross means it's a very difficult for large predators to manoeuvre and actually get at the smaller fish.

Köklerin büyüklüğüne bakarsak, 20 ile 30 gün arasında olduğunu söyleyebilirim.
Well, based on the size of the stems, I would say somewhere between 20 and 30 days.

Bu özellikle furkasyon bölgesi( köklerin arasındaki bölge) açıkta olan büyük azı dişleri için geçerlidir.
This is especially true in molar tooth sites where furcations(areas between the roots) have been exposed.

Buralarda mangrovlar, köklerin hava almasını sağlayan porlar bulunduran filizler ile bir şnorkel tarlası gibi yayılırlar.
Here, the mangroves sprout fields of snorkels, each carrying pores through which the roots can take in air.

Köklerin bulunduğu kütüğün bırakılması için buyruk verildi. Bunun anlamı şu:
Whereas they commanded to leave the stump of the roots of the tree; your kingdom shall be sure to you,

Galois teorisi için Permutasyon grup yaklaşımı ==Verilen bir polinomda, köklerin bazıları çeşitli cebrik denklemler ile bağlantılı olmalıdır.
Permutation group approach to Galois theory==Given a polynomial, it may be that some of the roots are connected by various algebraic equations.

bir yapraktan bırakır ve köklerin içinden çeker.
pulling it, releasing it from a leaf and pulling it up through the roots.

Eğer onun iki'' kesirsiz'' kökleri,( içeren köklerin buradaki durumu karmaşıktır)
If it has two"irrational" roots(including the case where the roots are complex),

‹Ağacı kesip yok edin, ama köklerin bulunduğu kütüğü demirle,
destroy it; yet leave the stump of the roots thereof in the earth,

Köklerin yok.
No roots.

Köklerin benimle güvende.
Your roots are safe with me.

Güçlü köklerin var.
You got strong roots.

Saç köklerin rezalet.
Your roots are ridiculous.

Köklerin var artık.
You got roots.

Köklerin sağlam değil.
No roots.

Beni köklerin ile güldürüyorsun.
You make me laugh with your roots.

Ama bunlar senin köklerin.
But these are your roots.

Afrikalı köklerin gibi aynen.
Just like your African roots.