Olduğuna inanmak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Gerçek olduğuna inanmak isterler.
Sadece bunu mümkün olduğuna inanmak istiyorum.
Onun kutsanmış olduğuna inanmak istedim.
Hey, senin David olduğuna inanmak benim için kolay mı sanıyorsun?
Heteroseksüel olduğuna inanmak zor.
Kafanda normal ve doğal olduğuna inanmak istediğin karanlık düşünceler var.
O çocuğun olduğuna inanmak zor.
Onun hemen orada olduğuna inanmak zor geliyor.
Polis onun Taylandda olduğuna inanmak istedi ve hiçbir şey yapmadı.
Kör olduğuna inanmak zor.
Sessiz birisi olduğuna inanmak zor.
Marionun kızkardeşi olduğuna inanmak zor.
İnsanlar gerçek olduğuna inanmak istiyor.
Senin sorumlu olduğuna inanmak için neden bulunmaktadı. Onların ölümlerinden.
Bunun bir rüya olduğuna inanmak zorundayım yoksa aklımı kaçıracağım.
İyi olduğuna inanmak benim suçum.
Onun bir herif olduğuna inanmak zor değil mi?
İnsanların, içimizde olduğuna inanmak istediği iyiliği temsil ediyorsun.
İnsanların, içimizde olduğuna inanmak istediği iyiliği temsil ediyorsun.
Gerçek babam olduğuna inanmak istiyorum.