RENKLERINE - Ingilizce'ya çeviri

• colors
• colours
• color
• colour

Renklerine Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

Renklerine göre ayırdı.
He organized them by color.

Renklerine bakalım mı?
Shall we look at the colours?

Kayaların renklerine bakın.
Look at the light on the rocks.

Hepsi renklerine ve yiyecek gruplarına göre sıralanmış.
It's all sorted according to color and food groups.

Renklerine, atmosferine, deniz taraklarına bayılırım.
I love the colors, the atmosphere.

Renklerine bakın. Bu ağaca bayıldım.
Look at the colors. I love this tree.

Renklerine bakın. Bu ağaca bayıldım.
I love this tree. Look at the colors.

Sonra da onları renklerine… kıvamlarına ve kan… oranlarında göre sıralamam gerekti.
And then I had to catalog it by color, viscosity and percentage of blood.

Tuvaletteki peçetelerin renklerine karar vermedik.
We haven't decided the color of the toilet tissue.

Kıyafetin renklerine, kesimine bir bak.
Look at the color, the cut.

Dünyayı gökkuşağının renklerine boyayalım.
Paint with all the colors of the wind.

Birkaç yıl içinde de yetişkinlikteki renklerine kavuşurlar.
They attain their adult coloration after several years.

Sonuç, beyaz ışığın gökkuşağı renklerine ayrılarak yayılmasıdır.
The result is to spread the white light out into its constituent rainbow of colors.

Hayır, hiç önemli değil ve renklerine çok uyuyor.
No, it was nothing. And it really matches your coloring.

Tanrım, siyah renklerine bayılıyorum.
God, I'm loving their black tint.

Sürmelerin hayallerimin renklerine büründü.
The kohl of desire is formed with the colours of my dreams.

Denizin tüm renklerine dönüşürdü.
All the colors of the sea.

Aşkım, bak denizin renklerine bak.
Love, look at the colors of the sea.

Hele bunun renklerine bayıldım.
I love the colors on this one.

Çok güzeller. Renklerine bayılıyorum.
I love the colors.- They're lovely.