Atmaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir göz atmaya gidiyorum.
Aşağıdaki kalabalık az önce taş atmaya başladı.
Bombaları atmaya başla!
Çöpü atmaya çıktı ama geri dönmedi.
Ve tohumları atmaya devam ediyorum….
Saniye içinde çantayı atmaya hazır ol.
Stan, beni hiç arabalara taş atmaya çağırmamıştın!
Kuyuya toprak atmaya başlamışlar.
Arliss, o adama taş atmaya utanmıyor musun?
Ne zaman gerçekten atmaya başlayacaksın?
Suçu onun üzerine mi atmaya çalışıyorsun?
Sanırım arkada kutu atmaya falan gitti.
Siz kamp kurabilirsiniz. Ben savaşacağımız yere bir göz atmaya gidiyorum.
Ve ondan sonra herkes pirinç atmaya başladı.
Tüm yatıya kalmalarımda kız kardeşinin odasını kapı dışından dinlemeler hızlıca göz atmaya çalışmalar.
Bu adam kartlarını tuvalete atmaya kalkıştı.
Çünkü eğer atmaya başlayacaksak.
Eğer Kur-anlarını saklamaya başlarlarsa sağa sola bok atmaya başlıyorlar!
Ben bir göz atmaya gidiyorum.
Ne diye havluyu tuvalete atmaya çalışırsın?