Bakmaz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Finoya bakar bakmaz, silahına davranmış.
Önüne bakmaz mısın sen?
Profesör öğrenci ilişkilerine pek sıcak bakmaz. Eski öğrenciler olsa bile.
Kimse kafana bakmaz nasıl olsa.
Hiç kendinize bakmaz mısınız?
Telefonunuza hiç bakmaz mısınız siz?
Senin gibi birine asla bakmaz dedim ve sinirlendi ve bana vurmaya başladı.
Siz hiç aynaya bakmaz mısınız, Ali İpek Başkan?….
Bir adam doğruları söylerken gözlerime bakmaz.
Allah şu kimsenin yüzüne bakmaz.
Seni daha bakar bakmaz öldürebilir.
Adli tıp fotoğraflarına kimse bakmaz.
Hayat, geriye bakmaz.
Asla bir hizmetkârın gözünün içine bakmaz. Sen beni dinle.
Başka bir şeye bakmaz.
Hayat, geriye bakmaz.
Buraya asla bakmaz.
Erkekler oraya hiç bakmaz.
Riskli bir kişi şartlara ve onun gücüne bakmaz.
ÇıIgın bir ıstakozdan başka kimse oraya bakmaz.