DAVAYLA - Yunan'ya çeviri

υπόθεση
dosya
vaka
hipotez
bir varsayım
davayı
dava
olayı
işi
meselesi
bir mesele
δίκη
duruşma
davası
dava
mahkemeden
yargılanmayı
bir yargılama
αγωγή
tedavi
dava
davası
rejimi
ilaçları
eğitimi
περίπτωση
vaka
ihtimal
örnek
anında
durumda
imkan
olayda
halinde
davada
dava
υποθέσεις
dosya
vaka
hipotez
bir varsayım
davayı
dava
olayı
işi
meselesi
bir mesele
υπόθεσης
dosya
vaka
hipotez
bir varsayım
davayı
dava
olayı
işi
meselesi
bir mesele
μήνυση
dava
davadan
mahkemeye
şikayette
suçlamada
iddianame
davacı

Davayla Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Davayla ilgili bilgi almak için.
Πληροφορίες για την υπόθεση.
İlgilendiğim davayla bir ilgisi var. Ve onun laptopumu çalan kişi olduğunu düşünüyorum.
Έχει σχέση με την υπόθεσή μου και έκλεψε το λάπτοπ μου.
Bu davayla ne zamandan beri uğraşıyorsun, Marty?
Ξέρεις πόσο καιρό είσαι στην υπόθεση, Μάρτι;?
Davayla sonunda mahkeme dışında anlaşmaya varıldı.
Η υπόθεση τελικά διευθετήθηκε εκτός δικαστηρίου.
Fong hâlâ uğraşıyor ama davayla ilgili bilgisi olduğunu söyleyen birisi geldi.
Ο Φονγκ ακόμα το ψάχνει, αλλά είναι κάποιος εδώ που λέει πως έχει πληροφορίες για την υπόθεση.
Davayla ilgili diğer yedi kişiye de beşer yıl hapis cezası verildi.
Το δικαστήριο καταδίκασε επίσης επτά άλλα άτομα που εμπλέκονται στην υπόθεση με πέντε χρόνια φυλάκιση.
O davayla ilgilenen birçok amir ve deneyimli dedektif vardı.
Υπήρχαν πολλοί προϊστάμενοι και έμπειροι ντετέκτιβ που δούλεψαν στην υπόθεση.
Davayla bağlantılı ya da, bunu kafaya takmış biri.
Κάποιος που συνδέεται με την υπόθεση, ή που έχει παθιαστεί με αυτήν.
Bu davayla neden bu kadar ilgileniyorsun?
Γιατί σ' ενδιαφέρει αυτή η υπόθεση;?
Ama davayla aşina çünkü… Chicago polisi Eyalet Savcılığı ile yan yana çalışıyor.
Όμως γνωρίζει την υπόθεση, επειδή η αστυνομία δουλεύει μαζί με την Εισαγγελία.
Davayla ilgilenen dedektif Nickti.
Ο Νικ ήταν επικεφαλής στην υπόθεση.
Davayla ilgili yeni bilgilerim var.
Εχω νέες πληροφορίες για την υπόθεση.
Bana ulaştığında, davayla ilgili sana göstereceğim çok önemli bilgiler var.
Εχω να σου πω μερικές πολύ σημαντικές πληροφορίες για την υπόθεση.
Dunwoodun bu davayla bir ilgisi yok.
Ο Ντάνγουντ δεν έχει καμία σχέση μ' αυτή την υπόθεση.
Davayla ilgili en az iki kişinin daha peşinde olduğunu biliyoruz.
Ξέρουμε ότι έχει βάλει στόχο δύο ακόμα ανθρώπους που αναμείχθηκαν στην υπόθεση.
Davayla ilgili konuşmak için canlı yayına bağlanır mısın, onu soruyorlar.
Ρωτούν αν θα εμφανιστείς ζωντανά, να μιλήσεις για την υπόθεση.
Bu davayla çok ilgileniyor gibisin.
Πολύ σ'ενδιαφέρει αυτή η υπόθεση.
Önce davayla başlar sonra müvekkiline sıra gelir.
Πρώτα είναι μια υπόθεση. Μετά είναι ένας πελάτης.
Davayla ilgili sana bir şeyler sormak istiyorum.
Θέλω να σας ρωτήσω για μια υπόθεση.
Oğlumun bu davayla bir ilişkisinin olduğunu sanmıyorum.
Πιστεύω πως ο γιος μου δεν έχει καμιά σχέση με την υπόθεση.
Sonuçlar: 542, Zaman: 0.058

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan