Davet etmişti Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Babam, İspanyol Yahudileri Romaya davet etmişti.
Ronnie Kray, babanızı çaya davet etmişti.
Ayrılmadan önce davet etmişti.
Artois Kontu beni çikolataya davet etmişti.
Beni büyük bir ziyafete davet etmişti.
Salı günü Damlam davet etmişti beni oturmaya.
Ricky Wurmanın hiç yapamadığı partiydi, ben de dâhil olmak üzere birçok eski dostunu bir anlamda davet etmişti.
Martin beni doğum günüm için bir geziye davet etmişti ama çoğunu tek başıma geçirdim.
Balayımızdan döndüğümüzün ertesi haftası Everett Winston lar bizi bir partiye davet etmişti.
Barış için Ortaklık( PfP) programına katılmaya davet etmişti.
Bu işlerden en çok ekmek yiyecek ülke olarak Suriyede ateşlenen isyanı beslemek için 3 milyar dolar harcamış ve Pentagonu Katarda bulunan Amerikan üslerinde isyancıları eğitmek üzere davet etmişti.
Ev sahibi bizi en son davet ettiğinde aynı zamanda birkaç felsefeciyi de davet etmişti.
Kopenhag Belediye başkanı 200 belediye başkanını davet etmişti.
Seni davet ettiğini söyleme bana?
Evleniyor ama hiçbirimizi davet etmedi mi?
Reiserları davet et, Braudyleri değil.
Seni müzikale davet ettiğini söyledin.
Beni akşam yemeğine davet et ve bu konunun ayrıntılarını anlat.
Beni davet et, sizinle gelirim.
Görüntüyü davet et.