Dayanmak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bu yüke dayanmak zorundadır.
Daha uzun dayanmak için uzay kıyafeti lazım.
Fiziksel acı dayanmak ve aynı zamanda pahalı tedaviler
Dayanmak için çok güçlü olmalıyım.
Dayanmak çok zor bu şehirde.
Büyük acılara dayanmak üzere eğitilirmişsiniz.
Dayanmak zorundasın. Tamam mı?
Arabaya dayanmak ya da yapışmak yok.
Dayanmak çok zor.
Fiziksel ıstıraba dayanmak, ruhsal bir Klingon testidir.
Balboanın bu katliama dayanmak için çok formda olması gerek.
Fakat, acıya dayanmak ne kadar iyi olur?
O kadar acıya dayanmak çok zor….
Dayanmak zorundasın, onun için yani çocukların için.
Dayanmak istediğime emin değilim.
Sevdaya dayanmak zor diye.
Beğen ya da beğenme 30 gün boyunca dayanmak zorundasın.
Aslında bundan daha akıllıyım ama bazı şeylere dayanmak zordur.
Bütün gereken iki saatlik büyük acıya dayanmak.
Kendine gel. Ne olursa olsun, dayanmak zorundasın!