Dayanmak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Yürüme ve yemleme arasındaki süreye dayanmak gerekiyor.
O yıllarda bir geleneksel çatı dayanmak olacaktır.
Üretici iddia ediyordu ki, dayanmak ve kesilmemek gerekir.
Bir şey yapın! Tek yapması gereken saat 10a kadar dayanmak!
Kızın için.- Dayanmak zorundasın.
Problem her neyse, Donald Hazirana kadar dayanmak zorunda. Pardon?
Tek yapmam gereken beş dakika daha dayanmak.
Fanatikler gibi dayanmak.
En sevdiği söz'' dayanmak'' tı.
Belki de sadece dayanmak.
O da dayanmak istiyor.
Tek yapması gereken saat 10a kadar dayanmak!
Sadece 1 yıl daha dayanmak zorundasın.
Ya da sana biraz daha dayanmak için yeterince güç verecek birşey?
Bu yarışmanın amacı sonuna kadar dayanmak.
zulmün baskısı altında dayanmak kolay değil.
Fakat, acıya dayanmak ne kadar iyi olur?
Korkmuştum… Dayanmak çok zordu.
Yıl dayanmak. Bunu sadece sen başarırsın.
Ama dayanmak zorundayım!