να φύγουμε
gitmem
çıkarken
gideyim
ayrıldığımı
ayrılırken
kaçmam
çıkmak να πάμε
gitmem
gidiyorum
ben gidiyorum
ben gideyim
giderdim
götürmek
oraya gideceğim
gidin να πάω
gitmek
gidip
gideyim
dönmek
götürmem
giderim
girmek
çıkmak να προχωρήσουμε να παμε
gitmek
gidelim
gidip
gidiyoruz να πηγαίνουμε
gitmem
gidiyorum
ben gidiyorum
ben gideyim
giderdim
götürmek
oraya gideceğim
gidin να φεύγουμε
gitmem
çıkarken
gideyim
ayrıldığımı
ayrılırken
kaçmam
çıkmak να φύγω
gitmem
çıkarken
gideyim
ayrıldığımı
ayrılırken
kaçmam
çıkmak να πας
gitmem
gidiyorum
ben gidiyorum
ben gideyim
giderdim
götürmek
oraya gideceğim
gidin να πάει
gitmem
gidiyorum
ben gidiyorum
ben gideyim
giderdim
götürmek
oraya gideceğim
gidin να φύγεις
gitmem
çıkarken
gideyim
ayrıldığımı
ayrılırken
kaçmam
çıkmak
Daha ne kadar gitmemiz gerek? Ποσο πιο μακρυα πρεπει να παμε ;? Çocuklar, böldüğüm için kusuruma bakmayın ama gitmemiz gerekiyor Jake. Παιδιά. Λυπάμαι που διακόπτω, αλλά, Τζέικ, πρέπει να φύγουμε . Πρέπει να φεύγουμε Κάρλι. Πρέπει να φύγω . Deanden eve arabayla birlikte gitmemiz konusunda izin kopartmaya çalışıyor da. Παίρνει άδεια από τον Πρύτανη για να πηγαίνουμε μαζί με το αυτοκίνητο στο σπίτι.
Canım, polis merkezine gitmemiz gerekiyor. Kızlarımız okulda olay çıkarmış. Μωρό μου πρέπει να πάμε στο τμήμα, τα κορίτσια μας διέρρηξαν το σχολείο. Πρέπει να προχωρήσουμε . Tucsona gitmemiz gerekiyor. Πρέπει να πάω στην Τουσόν. Senatörün evine gitmemiz gerekiyor. Θα πρέπει να παμε σπίτι της. Babam, yanımıza hiçbir şey almadan hemen gitmemiz gerektiğini söyledi. Και ο πατέρας μου είπε,"Πρέπει να φύγουμε αμέσως, χωρίς να πάρουμε τίποτα.". Gerçekten gitmemiz lâzım. Στ' αλήθεια πρέπει να φεύγουμε . Hastaneye gitmemiz gerekiyor. Πρέπει να πας σε νοσοκομείο. Θέλω να φύγω από εδώ. Gitmemiz gerek, Bayan Younger.Πρέπει να πηγαίνουμε , Κα Γιάνγκερ. Revire gitmemiz lazım. Daniel radyasyona maruz kaldı. Πρέπει να πάμε στο αναρρωτήριο, ο Ντάνιελ εκτέθηκε σε ακτινοβολία. Πρέπει να προχωρήσουμε σύντομα. Önce Tokyoya gitmemiz gerekecek. Πρέπει να πάω στο Τόκιο πρώτα. İngiliz doktor, hastalığın bulaşıcı olduğunu söylüyor; hastaneye gitmemiz gerek. Ο αγγλος γιατρος λεει οτι ειναι επιδημια και πρεπει να παμε στο νοσοκομειο. Partiyi kaçırdığımız için üzgünüm hanımlar ama gitmemiz gerekiyor. Λυπάμαι που θα χάσουμε το πάρτι, κυρίες, μα πρέπει να φύγουμε . Δεν θα έπρεπε να φεύγουμε ;?
Daha fazla örnek göster
Sonuçlar: 1676 ,
Zaman: 0.0891