HALDE - Yunan'ya çeviri

τότε
o zaman
sonra
peki
öyle
ardından
böylece
o halde
zamanlar
έτσι
değil mi
böyle
öyle
yani
dolayısıyla
böylelikle
şöyle
şekilde
bu yüzden
bu sayede
λοιπόν
peki
pekala
yani
şey
evet
tamam
ee
şimdi
öyleyse
demek
περίπτωση
vaka
ihtimal
örnek
anında
durumda
imkan
olayda
halinde
davada
dava
και
ve
de
da
peki
ayrıca
hem
κατάσταση
durum
hal
olay
modunda
κάνει
yapıyorum
yaparım
yapmak
yapacağım
yapıyorum ben
mi yapıyorum
mı yapıyorum
yapayım
işim
έγινε
oluyorum
olacağım
dönüşüyorum
davranıyorum
oldum
olurum
gittikçe
κι
ve
de
da
peki
ayrıca
hem
κάνουμε
yapıyorum
yaparım
yapmak
yapacağım
yapıyorum ben
mi yapıyorum
mı yapıyorum
yapayım
işim
γίνεται
oluyorum
olacağım
dönüşüyorum
davranıyorum
oldum
olurum
gittikçe
κάνεις
yapıyorum
yaparım
yapmak
yapacağım
yapıyorum ben
mi yapıyorum
mı yapıyorum
yapayım
işim
έκανε
yapıyorum
yaparım
yapmak
yapacağım
yapıyorum ben
mi yapıyorum
mı yapıyorum
yapayım
işim

Halde Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Başlayalım o halde iyi okumalar.
Ξεκινάμε λοιπόν, και καλή ανάγνωση.
Seni tanıdığım halde hata yaptım.
Επειδή ξέρω τι έγινε, έκανα ένα λάθος.
Evi bu halde bıraktığım için özür dilerim.
Συγγνώμη που άφησα το σπίτι σ' αυτήν την κατάσταση.
Ah, o halde kimse bu insanlar hakkında seni uyarmadı.
Ω, έτσι κανείς δεν σας προειδοποιήσει για αυτούς τους ανθρώπους. Ω.
Hata yaptığımı biliyorum Manobahai o halde neden?
Ξέρω οτι κάνω λάθος, Μανουμπάι.- Τότε γιατί;"?
Buna inanmayacaksın ama… bunu öğütücünün dibinde sıkışmış halde buldum.
Λοιπόν, δε θα το πιστέψεις, αλλά βρήκα αυτό κολλημένο στον πάτο.
Yaşıyor olduğun halde kendini tanıyamama kabusu.
O εφιάλτης του να ζεις και να μην ξέρεις ποιοςείσοι.
O halde tek bir yol kalıyor; o da D8 dir.
Υπάρχει μόνο έναν τετράγωνο να το κάνει αυτό και αυτό είναι το ζ8.
O halde ıslanmaya hazır ol dostum.
Σ' αυτή την περίπτωση, ετοιμάσου να βραχείς, φιλαράκι.
Klinik kullanılamaz halde, o yüzden bu okul artık bir hastane sayılır.
Η κλινική είναι εκτός λειτουργίας, οπότε το λύκειο έγινε νοσοκομείο.
Ne halde seni bekliyorum biliyor musun?
Ξέρεις σε τι κατάσταση είμαι περιμένοντας εσένα;?
O halde, Katie Lapp,
Αφού είναι έτσι, Κέιτυ Λαππ,
Eğer ezik olduğunu düşünüyorsan o halde düğüne de gelme!
Αν νομίζεις ότι είναι χαμένος, τότε μην έρθεις στο γάμο!
Ben halde, kahvede büyüdüm.
Γιατί μεγάλωσα κι εγώ σε καφέ.
O halde siz suçsuzsunuz.
Άρα εσείς λοιπόν είστε αθώος.
Bu halde oraya nasıl çıkıcam?
Και πώς θα φτάσω εγώ εκεί πάνω;?
O halde bunu reddedeceğim. Şimdilik,
Σε αυτήν την περίπτωση, αρνούμαι επί της παρούσης,
Kilise olmadığı halde neden ona kilise diyor?
Γιατί αυτό που κάνει τις κυριακές το λέει εκκλησία;?
Onu o halde görmek istemedim.
Δεν ήθελα να τον βλέπω σ' αυτή την κατάσταση.
seni bu halde görürse tekrar kovacaktır.
θα σε απολύσει ξανά, αν σε δει έτσι.
Sonuçlar: 1269, Zaman: 0.0646

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan