Hikâyemi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Kendi yaramı kesmek yerine gümüşü sahile gömüp hikâyemi satmak için ipeği kullandım.
Eşim duruşma olmadan Martiniquede hapishanede tutuluyor fakat kimse hikâyemi dinlemeyi umursamadı.
Ama iĢte buradayım: Kendi hikâyemi, kendi sözcüklerimle anlatmaya hazırım, ilk defa.
Bir parça mesafeli olduğumu fark ettim bu yüzden şahsi hikâyemi abartarak sizin açılmanızı sağlayabileceğimi
Sınıfta hikâyemi duyduktan sonra, savcılar hiçbir zaman birine zarar vermek istemediğimi söyleyebildiler.
Hikâyemi düzgün anlatmadığım için, hissettiklerimi ona geçiremediğim için hata onda değil bendeydi.
Bu üçü gideceğine göre sonunda ben de…-… halam Bruce ile ilgili olan hikâyemi bitirebilirim.
Gittiğim zaman Kuboya göz kulak olacak birinin olduğunu bilmek hikâyemi güzel bir şekilde sonlandırmamı sağlayabilir.
yazılar yazıyorum. Ama bu kişisel hikâyemi yakın bir zamana kadar profesyonel yaşamıma hiç dâhil etmedim.
Yani başka bir seçeneğim vardı; nörolojik farklılıkların ve gelişimsel gecikmelerin ve engelli olmanın kötü olduğunu söyleyen hikâyemi bırakabilirdim, bu aynı zamanda sağlam vücudun daha iyi olduğuna dair hikâyemi de bırakmam demekti.
yazmayla ilgili alabileceğim her dersi aldım ve bir çocukla arkadaş olmak isteyen dev turuncu sümüklü böcekle ilgili hikâyemi burada yazdım.
Natasha sana eğer hikayen değişirse neler olacağını söylediğimi hatırlıyorsun, değil mi?
Hayat hikayemi şimdi mi dinlemek istiyorsun?
Onlar hayatlarının hikayesi, bizim işimiz
Hiç hikayenizi güvenli bir yerde anlatmayı düşündünüz mü?
Bu arada hikayen sıkıcı veya sıradan değil.
Birçok farklı sağlık görevlisi hikayesi dinledik ve hepsi duyulmayı hak ediyor.
Walt, neden hikayeni gardiyanlara anlatmadın?
Hikayen hoşuma gittiydi ta ki'' çanta'' diyene kadar.
Eğer hikayen mantıklı olmazsa, kaybederiz, bunu anlıyor musun?